Sıkıntının her nevi, sarmış olsada bedeni,
Belki mahrem gizlidir dosta bile nedeni.
Sorana gönül açık, sırlar yine gizlidir,
Üzülmek getirmezmiş, ayrılanı gideni.
Belki mâzide kalan, günler olur teselli,
Böyle görülecekmiş alnımızda tecelli.
Hesaba sığmayan ömür, hesapsızca tükenir,
Belki otuz, belki kırk, belki de olur elli.
Beni üzecektir bil, ağlamasın gözlerin,
Belki ebede kadar kulağımda sözlerin.
Belki de bilemedim, kıymetini bilirim,
Benle kayıtlı değil, bıraktığın izlerin.
Beden taş, demir değil, günü gelir dağılır,
Belki yâd-ı cemil'le dost diliyle çağrılır.
Amelden gayrısı boş, ne söylense nafile,
Unutulmak âfeti, ruha acı ağrıdır.
Belki vakit dolmuştur, kurulu saat çalar,
Gönül sevgilisinden, ayrı kalmaya yanar.
Hayatın binbir rengi, artık mânaya uzak,
Sona doğru pişmanlık, bilmem ki neye yarar.
Kayıt Tarihi : 29.10.2004 11:43:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)