sana dönük bir şarkı vardır denizde
kanat çırpan
sana dönük bir dağ vardı
sana dönük vadiler ve ovalar vardı
sana dönük mevsimler vardı
ben bir ayna doğuruyordum sonbaharda
sıcak sıcak kelimelerimle
ve herkes aynı kelimeleri kullanıyordu
ihanet bile paramparça oluyordu gece
sana dönük özlemler vardı yıllanmış
sen bir çöl oluyordun yüreği kavrulan
sana dönük yağmurlar vardı
çıldırmış gibi düşüyordu damlalar bedenine
ve sen bir okyanus oluyordun
sana dönük ırmaklar usul usul akıyordu derinden
sana dönük geceler vardı karanlık ve yaralayan
ve yaprakların uçuşuyordu benim aynamda
benim aynam baharı yansıtır
benim aynam doğurgan ve yabanidir
sen ise taptaze bir çiçeksin işte, hepsi bu
yaprakların üşümesin sonbahar rüzgarından
benim aynamda gör gülyüzünü
ve benim elimde sol
solacaksan eğer bir gün
beni bulduğun yerde sev
ben her zaman bulunamam ciğerinin ateşinde
ben her gece gelemem evinize
ben gece saat tam onikide vardiyadan
çıkan fabrika işçisinin bakışlarıyım
ben diyarbakır'da göğsüne büyükkayalar düşmüş
bir işkencehane çığlığıyım çünkü
beni bulduğun yerde öp ve kutsa
yaz güneşi anlamaz beni
bir sonbaharda ellerine doğdum biliyorsun
ve vuruldum zeytinkarası gözlerine
ayak uyduramam o yangın yeri bakışlarına
bakışlarının derinliklerinde yitirip
yok et bedenimi
madem bir gün öleceğim
ellerinde öleyim
Kayıt Tarihi : 18.5.2015 15:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!