öyle güzel ellerin vardı ki... kendi ellerimden utandığım... küçük tırnaklar.. uzun ince parmaklar... yumuşak....
yıllarca hayatta kendine bir yer edinmek için çalışıp durmaktan kurumuş çatlamış ellerim... tıpkı babamınkine benzeyen kaba, erkeksi ellerim var benim... el ele geldiğimizde ellerinin sıcaklığını hiçbir zaman hissedemediğim.
sen o yumuşacık ellerinle papatyaları sererken buluştuğumuz ilk gece... düş gibiydi her şey. hiç uyanmayayım dediğim....
oysa...
oysa sen hiç hoşlanmadın sana dokunmamdan.. yorgun sevişmelerin ardından gelen küçük dokunuşlardan...
'çek ellerini...' dedin..
düşünemedim...
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
ruhsuzdur kadavralar hissedemezler
nedendir bilinmez
bazıları
tenden derine öpüşemezler.
ihsan arı
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta