Bir gün bir sabah vaktiymiş.
Güneş ışıkları güneş değil
Görüntüsü imiş.
Harry Potter ile öpüşmüşüm.
Gel demişim
Gelmiş.
Uyandım
Neler oldu dün
Neredeyim ben
Kim bu yanımdaki adam
Sadece bakakaldım
Beni anlayan adam
Periler ülkesinde bir peri yaşarmış
İntiharla doğmuş ve anlamını aramış
Müziklerle uçmuş bulutlarda uyumuş
Onu herkes çok severmiş,
O kimseyi sevmemiş.
Nasıl bir şey biliyor musun
Sanki ben çirkinim
Zorluyorum her seferinde
Ama hak etmiyorum ve istenmiyorum
Ve elde ediyorum da
Ama bu zafer beni üzüyor
Bir özlem var içimde
Yağmur gibi bir özlem gibi mi
İlginçtir
Sonrasında fırtına kopacak gibi mi
Bilemedim
Hem ağlamıyorum da
Yalnızlık diyor şair
Bir toz bulutun içinde kalmış şeftaliyi yerken
Yere dökülen damlalar diyor böcekler için
Ben ise istemedim sekiz ayaklı olmayı ve
Damlalarla beslenmeyi
Beni böyle doğurdular dedim
Birileri var ve ben bazen
Balkondan aşağı inerken kulağına denk düşen vahiyleri saklayıp
Bana yalan söyleyenleri
Ölçüsüz sevgimi altüst eden herkesi ve elimden alan en güzel sembolümü
Öldürmek isterdim koluma saplanan iğnelerle
Yalnızlığı ile uçan balonlara benzer çaresizlik yaşayan çocukların hesabını sorardım
Düşünüp durduğunu saate bakarak anlasam yirmi bir kırk yedi demezdim
Bir şeyin peşindesin
Bir şeylerin izindeyim
İzleri takip ettikçe yaşam alanım daralıyor
Sen bana sorsan saati söylemezdim
Ben sana çiçekli bahçeler duyduğunda felaketim olan şarkılar söylerdim
Bekliyorum yine damlaların ve buğuların kapattığı camın ardında
Bulgularımı değerlendiremeyen
Çocuksuluğun sadece ağlamaklı kısmını benimseyen bir bedenle
Sıra sıra geçerken sokak ışıkları uçsuz bucaksız sandığın
Şarkı dinlediğini umut ederek
Siyah kaplı taşların yok ettiği gökyüzünden akarken şeytanlar
Bazı şeyleri açıklayamıyorum. Mesela sen ve ben, farklı yerlerde açıp aynı şarkıyı dinlesek ve birbirimizi düşünsek. Yokluklarımızın bize ağır geldiği dönemleri anlayamayacağız belki de, nasıl olur diyeceğiz. "-Nasıl olur da daha o kadar kısa sürede bunları hissedebiliyorum." Ben mesela senin gülüşünü çok sevdim ve sen gülerken düşündüm, dünyanın en güzel sesi bu olmalı. İçime bir şeyler akıyordu ve kalbime uçuyordu kelebekler. Bırak biraz beylik laflar edelim. Aşkımızı ilkel yaşayalım. Bana beni ne kadar özlediğini anlat, seni dünyalar kadar çok sevmişim ama anlayamadım nasıl oldu de bana. Ya da seni düşünmeden duramıyorum, bana yardım et de. Ne güzel şeydir çılgınca sevmek sevginin unutulduğu dönemde. Ayrılığına alışamadım henüz sana kavuşamamışken, hala umut bekliyorum ve seni düşünüyorum günün ıssız saatlerinde ve mesaj bekliyorum. Nasreddin Hoca'yı şimdi daha iyi anlıyorum. Ya dönersen?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!