Kimse anlayamaz onu
Bazen kendisi bile
Aşkın ve nefretin ucunda yaşamak kolay değil
Bi' de şirinliğin tahtında oturmak
Ya sabrın doruğunda olmak
Üzüntülerini mi sayıyorsun onun yanında
cam kırıkları parmaklarımı parçalıyor..ve hiçbiri sormuyor kanımın neden eflatun aktığını..ve gözyaşlarımın siyahlığını..çünkü yaşam kadar bende mor günler geçirdim,eflatuna dönüştürdüm biraz beyaz katarak..bi kedinin karanlığını gözyaşı edindim yavaşca zorlaşarak
Geçtiğim yollarsız durmaya vurdu bedenim
Savurdum da göğüslerimi akıl almaz cehennemlere
Kar etmedi sanrılarıma değillerim..
Vurduğum kayalarsız ıslattım hep onları..
Başkentlerine değmedim..
Orda olmaktan yoruldum da yokken
ta ki zamandan yükselir çığlığı..duyulur...ki
zannetmesinler saman kağıtlarına yazılmaz aşkın çıplaklığı!
katlayıp koyarım karnımdaki ağır acıyı,ansızın..
olmadık yerlere postalarım,pullarını yapıştırıp..
Gece nöbetlerimden arta kalan
Parça parça bütünler düşürmüşüm yüzünüze..
Gelip buldum da sizden ayrı sevişmelerimi,
Korkudan yoksun,sissiz,saygısız..
Gözetim kulelerinin ateşlerini yakmışım
Her soluksuz kaldığınızda..
Dökülen günlerin aksine,
Saçlarım garipsiyor yeni yağmur damlalarını..
İnsan olan ben değil miyim?
Ben kimim?
Nasıl dönüştüm buzlu sulara...
Diğerleri gibi olamazmıyım asla?
Çocuktum..her yaz başı toplanıp giderdik..
Yol kenarında özlemini çektiğim sahte deniz,iki kolumu sarmış..
Her saat,her geçen saat dahada yaklaştırırdı..
Kırmızı ayakkabım otobüsten düştü tozlu yollara..
her yıl baktım belki ordadır hala
Çocuktum herkes gülerken ben ağlardım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!