ELİF DURUŞLUM
Elif Duruşlum,
Sen sırtını döndün ya!
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
İşte sevdanın yangınıyla dizeleri tutuşturan bir kalem. Yanık bir yüreğin sesi. O ses ki, asır ötesinin sevda içeren sözcüklerini emdirirek besler, büyütür dizelerini. Sitem etmeye bile kıyamaz sevdiğine.
Hani bir geliversen ya, kışlarım bahar olur. Solan çiçekler açar.Susar ağıtlarım. Şenlenir sol yanımda çırpınan yavru kuş, der gibi...
YETER Kİ SIRTINI DÖNME, RAZIYIM HER ÇİLEYE, KAHIRA DER GİBİ...
Kutluyorum canım arkadaşımın sevda kokulu kalermini, yaralı yürek sesini... Nicelerine, sevgimle...
Şairin yüreğine ve kalemine sağlık bazen insan içindeki coşku seline kapılıp da yaşama arzusunu duygularını bir yerlerden aşmak arzusu duygulu anlamlı bir şiir olmuş tebrikler.Saygı ve sevgilerimle.
Türkülük bir siir tebrikler yüreğinize sağlık
Şimdi sabahın kapısında
Bahar beklese
Ne yazar!
Her şey zamanında güzel, zaman zamandan yiterken götürdükleri ukte olur yüreğe, sızı, kahır tortusudur kalan, yaşanan...
Her gökyüzü seyrinde akşamlar, ayı parçalar yıldız yapar yarin eteklerinde, hep hercai yapraklı ısırganları öper yarin yerine, hangi derin mavilerde yiter yürek, kaç fersah mavinin derinliğinde. Kaçıncı safarisidir bilinmez, kaybolduğu çölünde...
Yine Nimet'e Nimetin kalemine yakışan bir şiirdi. Okuyucuda etki bırakan, yüreklere hitap eden, olanca sadeliği ve berraklığı yanı sıra pürüzsüz anlatımıyla oldukça başarılı bir şiirdi...
Yazın siz hep yazın biz okumaya çoktan talibiz...
Tüm içtenliğim ile kardeşimin kalemini ve şiirini Kutluyorum... Saygılarımla...++
Oldukça sade bir dille yazılmış bir serbest şiir. Kullanılan dil, bütün okuyucuya hitap edebiliyor o yüzden. Fakat şiirin başarısı bu sadelik içinde, hayal ve imgenin çok özel bir örgü ve kurgulama ile şiirin tamamına dantel gibi işlenmesinden geliyor. Bu yönüyle şaire çok başarılı. Yürek yangını, içselleştirilip okuyucunun yüreğine nakış nakış işleniyor. Bu nedenle şiir ilk mısrasından son mısrasına kadar büyük bir iştiyakla nefes nefese okunuyor. Yüreğinize, kaleminize sağlık Nimet Hanım. Kutluyorum yürekten, sevgilerimle.
Hani şiirler vardır okumaktan kendinizi almazsınız değil her kelimesi her harfine bayıldım zirve tek kişiliktir derler günümün,gecemin zirvesine oturdu son zamanlarda okuduğum en iyi şiirlerden biriydi. Şairaneliği tartışmasız yüz akıyla bitirilmiş bir şiir dönüp bir daha bakıyorum bir dizesini diğerine değişmeyeceğim şiirlerden olmuş.Ne bir eksik,ne bir fazla
gönül terazisinde tartımı ağırlığınca şiirdir sevgili öğretmenim.Siz her dem yazın ki bize de şiir gibi bir şiir okudum diyebilmenin tadı kalsın.Tam puanla antolojimde çerçeveledim :)
Yaşamın tüm değerlerimden, bir 'Elif duruşlu' sevgili yaratmışsa yürek, güneşin bulutlar arkasına ilk girişinde gölgelenince sevgi, neler hissedileceğini bu kadar mı güzel anlatabilir şiir?..
Güzel şiirdi Nimet hanım,
Gönülden kutluyorum kaleminizi,
saygım ve sevgimle efendim,
Ünal Beşkese
nimet hanım tüm sevgisiyle giden sebgiliye sitem ederken dünyasının karadığını umutvışığının söndüğünü ve dünyad atüm sucaklıkların bittiğini sadece kışı yaşadığınıne güzel betşmelş vanı gönülden kutluyorum nimet öner hanım
Her serzeniş sevilene yapılır... Sevgi çağrısı gibidir aslında... tersten okumak gerekir bazen şiirleri...
İşte öyle bir şiir...İş işten geçti derken bir dizelerden sızan 'hiçbir şey için geç değil' mesajı var... Bağım bahçem kurudu derken ' sen yoksun diye, bi gelsen hepsi şenlenecek, yeşerecek' çağrısı var... 'Sen yoksun diye üşüyorum, varlığın beni ısıtacak' anlatımı var...
Ben bu şiiri şairin dile getirdiği gibi bir ağır şiiri gibi değil de bir umut, bir yeniden başlangıca adım atmak olarak okudum... Şiir kulağıma öyle fısıldadı!...
Güçlü yüreğinizi ve şiirinizi içtenlikle kutlarım Sevgili Nimet Hanım... Daha nicelerine.... Sevgilerimle....
süperdi yüreğine sağlık kalem arkadaşım soluk soluğa okudum bu güzel ve hüzünlü dizeleri.tam puan+anto
Bu şiir ile ilgili 31 tane yorum bulunmakta