Dalıp giderim yıldızlara,
Onlar milyonlarca uzayda;
Ben tek başıma.
En parlak olanı arar gözlerim,
Göz kırpar bana ta derinden,
Yanlızlılığımla alay edercesine.
Parmağıma takıldı küçük kelepçe,
Ölüm fermanımı imzaladım kendi elimle.
Dost sandığım ise şahitim,
Bırakın gideyim beyaz kefenimle...
Tabudum süslenmiş çiçeklerle,
Bir de anı fotoğrafı, ne gerekse
Tavır koymaz, gülüp geçeriz
Ağlanacak hallerimize
Kimin eli belli değil
Hangimizin cebinde.
Dul muş, yetim miş, fakir miş
Bana ne kardeşim,
Umuda yürüyoruz sandık
Yanılmışız,
Yazık ki aldandık...
Ne yol varmış, ne de iz
Uçurum kenarında
Gecikmeden uyandık!
Aşk nedir? sevdalanmak nedir?
Bilirmisin?
Kuş olup ta kanat çırptımı yüreğin enginlerde?
Ayrılık türküleri dinleyip de ağıt yaktın mı hasretle?
Bir kapı zili, bir telefon bekledin mi hiç ümitle?
Vakitsiz nöbetlere kaldı mı o mağrur gözlerin?
Tutsaksın yüreğimde
Azat edemem.
Kır zincirlerimi, dersen
Gitme kal, diyemem
Gidersen kış olur
Mevsimsiz üşürüm
Sen sonsuz bir okyanus,
Ben okyanusta bir gemi.
Umut gemisi bu, aşk gemisi,
Yükü ise hayallerim...
Rotası belli değil;
Saçlarımda yakamoz
Gözlerimde sen
Beklerim sahilde
Gelmesen de
Hayalin vefalı diye
Kokun gelir önce
Ellerini uzattın tutamadım ki;
Gözlerim aradı göremedim ki;
Kokunu çektim
Hissedemedim ki;
Nedir bu? ...
İmkansız bir tutku mu
Sanmaki yokluğunda mutluyum
Hayır! yüreğim yaslı
Tarifsiz istemsiz bu acı
Aşkından miras kaldı
Haksızca suçlandım ben
Biliyordun; tek özlemim aşkımdın sen
selam şeker nasılsın seni burdada buldum benden kurtuluş yok
çok güzel yazıyorsun seni okumak için burdayım