Umarsızca geçirdim belki
Bazı zamanlarını hayatımın.
Bazen içinde bulunduğum şartlara
Lanetler yağdırıp, küfürler savurdum
Beyaz gömleğin üzerine iliştirilmiş
Lacivert kravattan nefret ettik
Ceket her zaman bir semerdi
Defterler ve kitaplar heybelerimiz.
Uzunca ve oldukça ince vücudu,
Yuvarlak büyük gözlükleriyle,
Elinde dünya kadar gereksiz şeyle
Dalardı hoca hücreye!
Çoğu zaman rol yapıyormuşcasına
Takındığı sahte gülücüğü
İlk on dakikadan sonra yerini
Kaşlarına teslim eder,
Dili ise kaşlarına tercüman olurdu.
Kimimiz hiçbir şey yokmuş gibi
Olay mahalinin, hiç girmediğimiz,
Dışında kalır,
Kimimiz ise çocuklukta yediğimiz
Masum dayakların etkisiyle tir tir titrerdik.
Kitabın belli bir sayfası açılır,
Ön sıralardan bir kız arkadaşımıza
Garip metinler, hikayeler, şiirler okutulur,
Sonra gözlüklü adam ellerini birbirine vurarak
“Vaybe, bu bir bomba” diyerek
Bir şeylerin çok önemli olduğunu anlatmaya çalışırdı.
Oysa kendisi de çok iyi bilmekteydi ki
Kendisi çalıp kendisi oynamaktaydı.
Ama yılmamakta kararlıydı,
Yıllarca sabretmiş ve sabretmekteydi.
Kazanacağı bir kişi kafidir belkide.
Durmadan öğütler, nasihatlar verir,
Birtakım tasvir ve örneklemelerde bulunur,
Ve kıssadan hisse çıkarılmasını isterdi.
Bazı şeylerin değerinin sonradan anlaşılacağını söylediğinde
Arka sıralardaki küstah fısıltılar
Ona en büyük cezayı keserlerdi
Yıllar nasılda geçiyor...
Akan sular aynı mı değil mi
Bilemez olduk!
Ama bulunduğumuz nokta;
O sonradan anlaşılacak şeyleri
Anlama noktası galiba...
Kayıt Tarihi : 27.6.2006 22:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir bir öğretmenin benim gözümdeki hikayesidir...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!