Gâlû Belâ’dan gelen mânâlı suâline,
Îmân mührünü vurduk, sancağın hilâline.
Lâ ilâhe illallâh! İmkân yok emsâline.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Cümle mahlûk zikirde, Allah’ına müptelâ.
Âlem sükûta dalmış, inince yüce lisan.
Kur’ân-ı Kerîm’dir ki, Hakk’ı bilene ihsân.
Cihân gülşen olurdu, anlasa âciz insan.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Dergâhında mü’mine rahmeyle Yüce Mevlâ.
Rahmetin ebedî nûr, lâkin ahvâlim şerde.
Deryâda kum misâli günah hâkim beşerde.
Resûl’ün hürmetine, mağfiret kıl mahşerde.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Nûrunla nazâr eyle, gönül âdeta leylâ.
Şehîdin vücûdunda kılıç darbesi gibi,
Günahtan yaralıyım, biçârenin tabîbi!
Zâtına hapset beni, kâinatın sâhibi.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Gönül nefsin zulmünden âzâd olmadı hâlâ.
Bülbül feryâd eyledi; güldeki hâl, âh u zâr.
Demlendi fâni ömür, yollar mizâna uzar.
Asra imzânı atsan, nihâyetinde mezar...
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Gülbaz, ahde sâdık kal; minârelerde salâ...
(13 Şubat 2009)
Uğur BenekKayıt Tarihi : 13.2.2009 01:44:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
* * * * * ŞÂİRLERDEN MISRÂLAR * * * * * Âşık Cinasî (Ekrem Yalbuz) : 'Bidayette söz verdim. Lâkin bu kulun şaşkın Gönlü sende olsa da gözü dünyaya düşkün. Bir günahkâr sığınsa hâşâ dolar mı köşkün? —Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ! Enkaza döndü saray, nefs eyledi istilâ…' - - - - - Necdet Erem: 'Kalu bela dediler, rabbe secde ettiler, Ocak olup tüttüler, son maksuda yettiler. İman beratın alıp, Firdevslere gittiler. -Elestü birabbikum? -Bela Ya Rabbi bela! -Aşkullah’ın lezzeti, Neim cennetten ala.' Hakk Tealâ (c.c) Gâlû Belâ’da ruhlara “Elestü birabbiküm” yâni “Ben sizin Rabbiniz değil miyim” diye sorunca, cümle ruh “Belâ” yâni “Evet” demişti. Buradaki bir ayrıntıyı belirtmekte fayda var. Rabbimiz, nefsi yarattığında ona 'Ben kimim' diye sual etmiştir. Dikkat buyuralım, Allâhu Tealâ (c.c) ruhlara 'Ben sizin Rabbiniz değil miyim' diyerek aslında cevabı söylemiş, yâni nefse vermediği kolaylığı/lütfu bizlere vermiştir. Farklı bakış açısı: Mevlânâ (k.s) insan rûhunun, “Elestü birabbiküm” sorusuna, ruhların “Belâ” cevabı vererek belâ çekmeye tâlip olduğunu söylemektedir. Bu yüzden “olgunlaşmanın yolu belâlara katlanmaktır” der. “—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ! Nûrunla nazâr eyle, gönül âdeta leylâ.” Bu beyitteki “leylâ” Mecnûn’un Leylâ’sı değil; “uzun ve zifiri karanlık gece” mânâsına gelen leylâdır.
İmanı amel ile, durmadan hep beslerim
Niyazdan hiç azade, kalmasin şu hallerim
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
son nefeste bilin ki; iman amelden alâ
Mustafa Çalışkan Manisa
Gıpta ile okuyor, gıpta ile takip ediyoruz..
Var ol, Nur ol...
Kalbi muhabbetlerimle....
İmanı amel ile, durmadan hep beslerim
Niyazdan hiç azade, kalmasin şu hallerim
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
son nefeste bilin ki; iman amelden alâ
Mustafa Çalışkan Manisa
Gıpta ile okuyor, gıpta ile takip ediyoruz..
Var ol, Nur ol...
Kalbi muhabbetlerimle....
Îmân mührünü vurduk, sancağın hilâline.
Lâ ilâhe illallâh! İmkân yok emsâline.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Cümle mahlûk zikirde, Allah’ına müptelâ.
Âlem sükûta dalmış, inince yüce lisan.
Kur’ân-ı Kerîm’dir ki, Hakk’ı bilene ihsân.
Cihân gülşen olurdu, anlasa âciz insan.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Dergâhında mü’mine rahmeyle Yüce Mevlâ.
Rahmetin ebedî nûr, lâkin ahvâlim şerde.
Deryâda kum misâli günah hâkim beşerde.
Resûl’ün hürmetine, mağfiret kıl mahşerde.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Nûrunla nazâr eyle, gönül âdeta leylâ.
Şehîdin vücûdunda kılıç darbesi gibi,
Günahtan yaralıyım, biçârenin tabîbi!
Zâtına hapset beni, kâinatın sahibi.
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Gönül nefsin zulmünden âzad olmadı hâlâ.
Bülbül feryâd eyledi; güldeki hâl, âh u zâr.
Demlendi fâni ömür, yollar mizâna uzar.
Asra imzânı atsan, nihâyetinde mezar...
—Elestü birabbiküm? —Belâ Yâ Rabbi belâ!
Gülbaz, ahde sâdık kal; minârelerde salâ...
13 Şubat 2009
Uğur Benek
Yüreğine sağlık güzel kardeşim
TÜM YORUMLAR (38)