Bir zerreydim elinde, küçüldükçe küçüldüm.
Dağlandı hücrelerim, taş üstüne döküldüm.
Beklemeden baharı, zemheride ekildim.
Eledin süzdün beni, kabtan kaba döküldüm.
Aşka bir fasılaydı, başlamadan verilen.
Huzur yoktu sinede, gergef olup gerilen.
Öyle sevdalar vardır, biter baslar;
Buruk tatlar vardır, ağızda şurup giden;
Bir aşka vuran güneş kolayca batmıyor.
Yanıyor bin kollu şamdanı, tutuşuyor
Ufkunuzda camları göksel konağının
Ve bir yaz aksamı buhurdan gibi tüten
Devamını Oku
Buruk tatlar vardır, ağızda şurup giden;
Bir aşka vuran güneş kolayca batmıyor.
Yanıyor bin kollu şamdanı, tutuşuyor
Ufkunuzda camları göksel konağının
Ve bir yaz aksamı buhurdan gibi tüten