Dört dörtlük bir aşk değildi belki bizimkisi
Üç çeyreğe de razı gelirdik aslında
Yarım olsun tamamlarız diye çıktık yola
Yol bitti, aşk bitti, biz bittik sonunda
2
Ve gökyüzünü
unuttu diye maviliğini dumanlar arasında
ve bulutları, o paçavralar içindeki sığıntıları
tutuşturacağım en son aşkımla,
Devamını Oku
Ve gökyüzünü
unuttu diye maviliğini dumanlar arasında
ve bulutları, o paçavralar içindeki sığıntıları
tutuşturacağım en son aşkımla,
şiiri beğenmenize ve güzel bir şiirle katkı vermenize sevindim. teşekkür ediyorum.
Hayatımı yaşayıp
Yaşamaktan saymayıp
Kalan günlerimi hesaba katıp
Sevdim diyerek ağlayıp
Ölseydim keşke günümü tamamlayıp
Kısmetse aynı güne güneş gibi
Yararlı buldukça ruhuma eş gibi
Asırlık konular hep zaten sırdaş gibi
Karamsar oldukça yalana kanmış arkadaş gibi
Ölseydim keşke yarını hesaplayıp
Aşk ile kalbimi verirken
Yaz diye hislerinde erirken
Bir hevesle yanına gelirken
Aklıma kolay gelip yürürken
Ölseydim keşke seni biraz anlayıp
Bu bağıran nefeslerle
O gereksiz sorularla
Yarın derken umutlarda
Kırılmış da kaçan ufuklarda
Ölseydim keşke huzurunda kanmayıp
Bende bu hisleri yarattı. Çok teşekkürler... Güzel bir şiir bence:))
şiiri beğenmenize ve güzel bir şiirle katkı vermenize sevindim. teşekkür ediyorum.
Yazdıklarınızı okurken, şiiri veya yorumu unutuyoruz çoğu zaman. Bu şiirde olduğu gibi konumuz yine aşk. Böyle olması da çok doğal, şiir, şarkı, roman ve giderek insan elinin, gönlünün değdiği ne varsa her birisi sevgiyle anlam kazanıyor hayatlarımızda. Ehh bazen de olmuyor işte, ummadığımız bir noktaya doğru savruluyoruz ayrılıklarla. Bu sürece dayanabilmenin bilinen bir çaresi yok, mutlaka yaşanacaktır en okkalı haliyle acılar. Bizimkisi, dilimiz döndüğünce sancımızı şiirlerle dindirmeye çalışmak birazda. Ziyaretiniz ve yorumunuz değerli. Teşekkür ediyorum Nazan Hanım. Saygılarımla.
Üstat;
Aşka dair düşüncelerinize sonuna kadar katılıyorum, elbette ne sınır tanır ne de aşılamayacak bir engel vardır gerçek aşkın önünde.
Bu durumda, şiirde anlatılan hikâyenin “kurgu” olmadığı ama “aşk” da olmadığı sonucunu çıkartabiliriz.. Çölde görülen bir serap, bir yanılsama diyebiliriz belki. Okuduğum bir yazıdan aklımda kalmış “Allah insanları eksiksiz yaratmamıştır” diyordu o yazıda,“insan beşer bazen şaşar” atasözünde olduğu gibi yani. Saygıyla eğiliyorum, gerçek aşkı bulan, yaşayan ve yaşatanların önünde. Yorumunuzla değer kattınız. Saygılarımla.
Aşkın ayrılık haliydi, hüzünlerle sarmalanmış. Gönülden kutluyorum.
"oysa bir tebessüm yeterdi seni sevmeme
seni beklememe aydınlığın
mevsimler adınla başlardı
şiirler hep sen"
Yazdıklarınızı okurken, şiiri veya yorumu unutuyoruz çoğu zaman. Bu şiirde olduğu gibi konumuz yine aşk. Böyle olması da çok doğal, şiir, şarkı, roman ve giderek insan elinin, gönlünün değdiği ne varsa her birisi sevgiyle anlam kazanıyor hayatlarımızda. Ehh bazen de olmuyor işte, ummadığımız bir noktaya doğru savruluyoruz ayrılıklarla. Bu sürece dayanabilmenin bilinen bir çaresi yok, mutlaka yaşanacaktır en okkalı haliyle acılar. Bizimkisi, dilimiz döndüğünce sancımızı şiirlerle dindirmeye çalışmak birazda. Ziyaretiniz ve yorumunuz değerli. Teşekkür ediyorum Nazan Hanım. Saygılarımla.
"Aşk ise,
O yol, iz, yarım, bütün tanımaz...
"İki gönül bir olursa" durumu
Bütün aşkların ortak paydasıdır,
Sanırım "kurgu" var işin içinde
Hüzün sonradan takılmış peşinize...
İçliydi, dörtlük,
Tebrikler değerli şair...
Üstat;
Aşka dair düşüncelerinize sonuna kadar katılıyorum, elbette ne sınır tanır ne de aşılamayacak bir engel vardır gerçek aşkın önünde.
Bu durumda, şiirde anlatılan hikâyenin “kurgu” olmadığı ama “aşk” da olmadığı sonucunu çıkartabiliriz.. Çölde görülen bir serap, bir yanılsama diyebiliriz belki. Okuduğum bir yazıdan aklımda kalmış “Allah insanları eksiksiz yaratmamıştır” diyordu o yazıda,“insan beşer bazen şaşar” atasözünde olduğu gibi yani. Saygıyla eğiliyorum, gerçek aşkı bulan, yaşayan ve yaşatanların önünde. Yorumunuzla değer kattınız. Saygılarımla.
Çok haklısınız, şiir sevdanın geri sayım sayacını temsil ediyor. Aslında bu şiirin başlığı da (Elde var hüzün)* “Sıfır”ı anlatır bize, 4-3-2-1-0, yani elde avuçta kalanı, yoksunluğu, çaresizliği ve acıyı anlatır.
Her şiirin bir yaşanmışlığı, her şiirin bir hikâyesi vardır mutlaka. Bu minik şiirdeki hikâye o geri sayımın genel işlevinden ters orantılı olarak bir başlangıcı değil bitişi ifade eder.
Bak sen şu işe, minik bir şiir hakkında ne laflar ettim değil mi? Yorumunuz vesile oldu tüm bu yazdıklarıma. Çok teşekkür ediyorum. En derin saygılarımla.
* Attila İlhan’ın aynı adlı kitabının ve şiirinin adı.
4,3,2.1 diye dizilmiş şiir… Sanki.
Çok haklısınız, şiir sevdanın geri sayım sayacını temsil ediyor. Aslında bu şiirin başlığı da (Elde var hüzün)* “Sıfır”ı anlatır bize, 4-3-2-1-0, yani elde avuçta kalanı, yoksunluğu, çaresizliği ve acıyı anlatır.
Her şiirin bir yaşanmışlığı, her şiirin bir hikâyesi vardır mutlaka. Bu minik şiirdeki hikâye o geri sayımın genel işlevinden ters orantılı olarak bir başlangıcı değil bitişi ifade eder.
Bak sen şu işe, minik bir şiir hakkında ne laflar ettim değil mi? Yorumunuz vesile oldu tüm bu yazdıklarıma. Çok teşekkür ediyorum. En derin saygılarımla.
* Attila İlhan’ın aynı adlı kitabının ve şiirinin adı.
Bu şiir ile ilgili 8 tane yorum bulunmakta