Gün gelecek, kendine ırayıp
yavaş yavaş ölen neşelerin yasını tutacaksın.
Gün gelecek,
bir köşeye ilişip,
sararan çiçeklerle anılmak istemeyen arzuların
senden kenar gezmesine hüzünle bakacaksın.
Gün gelecek,
göçen kuşların vefasızlığı yüreğini aşındıracak.
Ölü yıllara basarak
yalnızlığına doğru yol alacaksın.
Bu mevsim,
ölmüş renklerin cenaze merasimidir.
Nereye gitsen, ayazında ağırlanacak;
toprağın sıcaklığına bir daha dokunamayacaksın.
Gün gelecek,
içindeki cephaneliği boşaltıp,
yüreğini yıpranmış eski bir mendil gibi katlayıp
gözden uzak bir yere koyacaksın.
Gün gelecek,
adımların olmadan akacak bu sokaklar,
yere düşen gölgene hasret kalacaksın
Pişmanlıkların kapını çalacak doğrulup o kapıyı açmayacaksın...
Gün gelecek, durduk yere
ellerin üşüyecek boş boş ufuklara bakacaksın
Kaçarın yok.
Sen de,
evet, sen de
akan sular gibi
azalarak kaybolacaksın.
Kayıt Tarihi : 4.8.2024 20:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)