El İttihad, elden gel ahbap Şiiri - Akın ...

Einstein bir kez daha kanıtlanıyor
tüm gözler önünde.
Kendisi değil, uzantılar....
Doğu'dan doğan güneş;
daha erken, Halep Olimpiyat'ta...
Görelilik kanıtlanıyor.
Kendisi değil ama, uzantılar.
Top, oraya; top buraya.
Taça çıkmadan önce çıktı taca;
böyle göründüğü yer Türkiye.
Einstein bir kez daha
kanıtlandı, Suriye'de...
Kanıtlanıyor görelilik,
uzantıları ile ama;
uzantılar da kanıtlıyor kendini:
Bir dostluk ortamı başlıyor.
Güzel ataklardan sonrasında,
heyecanlı gülen gözler var
El ittihad yedek kulübesinde.
Sanki, eski Türkiye...
Evet, tarihin durmuş bu yörüngesinde,
tarih akıyormuş meğer.
Bir dahaki sonuç
ne olacak, merak edilir.
Bir akıyor, bir akmıyor.
Hayat, böyle devam ediyor değil;
hayat sanki gene de devam ediyor.

El uzatış biçiminde
balıklaşıyor avcu dış kenarları
Beşar Esad'ın.
Çabucacıkçasına sevimli,
ama ne yaptığını bilir.
Bizim şu fırıldak cambazsa,
ağırkamil ve sevenleri Suriyeli.
Çiftçi Öncel geleydi oraya...
Beşar Esad'ın ise omzuna vuruyorlar
halktan, topçu insanlar;
liseli arkadaşlar gibi.

Herkese göre daha doğudan doğan,
neresidir acep, sınırı evrenin?
Sonu getirilmeye çalışılan
bir sürecin,
iyi getirilmeli hep sonu
ki anlam ile taçlansın başlangıcı.
Yoksa sonu gelmez deyişler,
neyi anlatır sadece seyredişler.
Gençlik aşısı bulundu:
Saat ifadesiyle 3 Nisan 2007,
fablsentrik anlatımda;
kenarda, yedek kulübesinde oturgan
o çantacı gibi şeye mi benziyor
Chaplin zamanlarına benzeyen
Atatürk zamanları?

Hadi bakalım,
gidiyoruz bir geleceğe.
Uzaktan, üstünkörü,
göreli bir hesaplamaya göre;
Avrupalı her şeye güledursun.
Sevinince gülüyor
Suriyeli.
Üzülünce n'apıyor?
Onu da
öğrenenler bulsun (!)

-
El İttihad'la Fb arasındaki maçtan gözlemle ilhamlanan