El'if'e Şiiri - Süleyman Baygut

Süleyman Baygut
9

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

El'if'e

-Kapıyı açar mısın?
-Tabii ki
-Çok kötü kokuyor bu minder
(Adam kadına yaklaşarak)
-Çorabını ters giymişsin
(Hafifçe gülümsedi Kadın)
Sarıldı Adam gecenin ona biçtiği hasretle
Gülümseme yerini somurtmaya bırakalı 3sn olmuştu
3 sn sürmüştü
Tek diyalog bu idi gecenin güneşe varışına dek.
Adam acınacak bir halde
Gömleğinin ütüsü geceden kalma idi.
Öksürük ve sakarlıkla çarpılan boş bira şişelerinden çıkan sesten başka
Birde Odanın hüznünü yerinde tutan bir ezgi vardı
‘Garipliğine yan. Yan yürek yan. Gitti giden. Gitti giden...’

Kadın ile adam arasında milyonlarca asır uzaklık vardı
İkisi de birbirinin gözüne bakmadan, gözünün içini görüyorlardı.
An gelir diyordu adam.
‘Uzaklık mesafe meselesi değildir
An meselesidir
An gelir dirayetsizdir eller ayaklar
An gelir geçmemelidir zaman.
An gelir.’
Kadın asık suratıyla cevap bile vermiyordu.

Saatlerce öyle kaldılar…

Adam gülmeye başladı.
Sevdiğinin geceden kalma komik anlarından birini hatırlamıştı.
‘Bir konuda netleşelim ben sarhoş değilim! ’
Ve bu o an için
Adamın kadına yaklaşabilmesi için yeterince komik ve umut vericiydi.
Kadın umut kırıcıydı.
Yezid görmüş bir aleviydi yüz ifadesi.
Yorgundu…
Ertesi günün öncesinden kalma makyajı yüzüne bulaşmıştı
Kaç yıl yaşadı o odada kendi bile bilmiyordu.
Ama 4 mevsim geçmişti.
Yani adam öyle diyordu.

Hüznün sesi değişmişti.
Ağacın üzerindeki kuşa yakılan türkü kadına hayli ilginç gelmişti zamanında
O an kadın, Adam ile aynı hüznü bile paylaşmıyordu.
Aynı odada
Aynı hava yoktu
Ayrı hüzünler
Ayrı çağlar
Ayrı diller
Her şey ayrıydı.
Bir şey dışında
En kindar gecede bile
‘Seni Seviyorum’ demişti Kadın.
Geceden sabaha ne değişmiş olabilirdi ki.
Adam eskinin umudu ile
Sözlerini kadına dikti.
Geceden sabaha reddedilişlerin alasını yaşayan adam
Gene yaklaştı Kadın(ın) a.
Bir çaresizlik ancak bu kadar sıcak dokunabilirdi.
Çareye..
Çaresizliğe
Çaresizliğine
Ve anlatmaya başladı adam
Ses tonu o kadar da çaresiz değildi
Hafif titreme vardı sesinde
Hepsi bu
Anlattı
Kadın uyuyormuş gibi dinliyordu aşk kulağıyla
Sırtını döndüğü sevdiğinin gözlerine duvardan bakıyordu
Adam saçlarını okşuyordu
Kadın d/uyuyordu.
‘Hüznün sesi sessizliğe, sessizlik sensizliğe düşüyor
Battaniye bile üşüyor sensizlikten ’
Mırıldanırken adam çoktan yummuştu gözlerini zaman.
‘Gözlerin susmuş iken zaman utanmalıydı kendinden’
Eskilerden açtı konuyu sessizliğe
Günü birlik bir seyahatten konuştu adam
İçilemeyen biri demli öteki açık çaya hasretle
İçilmemiş çayları yâd etti.
‘Zaman kaybına nedendi çay şekeri,
En saçma buluştu çay kaşığı
Gözlerine uzaktı her ikisi de.’
Kadın uyuyordu.
Adam son deminde idi çırpınışların
Dokunmuyordu kadına
En büyük fedakârlık idi bu
Kadın uyuyordu.
Kadın d/uyuyordu
Kadın…
Adam…
İki çay biri açık..

Süleyman Baygut
Kayıt Tarihi : 7.7.2014 23:14:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Süleyman Baygut