Tutar elinden hayat kimizin
El bulur sen bulamazsın
Sen bulursun el bulamaz
Süslü sofralara bol menülere inat
Kuru ekmek lüks olur bazılarımıza
Soğuk işler çoğu kez iliklerimize
Kar etmez kapalı kapı pencereler
Kağıt bile bulamazsın soba tutuşturmaya
Milyon kereler üşürsün düşer elin ayağın
Çok değil beş on adım sonrası
Keyifle bakılır lapa lapa yağan kara
Buz rengi ayaza hafif aralık pencerelerden
Tok midelerle,biçarelerden habersiz
Dertlerini anlayacak anlatacak kimseleri
Sığınacak dallarıda yoktur ana baba evi
Birkaç eş dost akraba olsada,nafile kapalıdır kapılar sonuna kadar
Ve hayat kimize eğlence şen şakrak
Kimine her nefes işkence olur böylece
Muharrem Akman
28.12.2016. Zonguldak
Muharrem AkmanKayıt Tarihi : 28.11.2016 23:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yokluk elinde yaralanmış bir garip,
İnsanlık dileniyor dost bildiklerinin kapısında” demek mi gerekiyor bu şiirin ekinde…
O süslü sofraların, tatsız tuzsuz, yavan mı yavan tatlarını bilir misiniz?
Bilmezsiniz değil mi? İstemeyin de bence…
Muhabbet değildir, o sofralarda edilenler… Hançer gibi saplanır yüreğinize sorular…
Siz için için kendinize, “benim burada işim ne, tuza banıp yeseydim ya ekmeğimi evde” dedirten gürültüden başka bir şey değildir, inanın!
Yokluğun gözlerine bakarak doğan çocuklar, elbet bir gün büyüyecekler… İşte o gün kıracağız biz bu yok oluşun zincirlerini…
Belki yine kurulacak o sofralar ama misafirleri “milyon kereler üşümenin” ne olduğunu bilen yürekler olacak…
İnanıyor ve diliyorum ki, bir gün o sofraları sadece eller değil, herkes bulacak ve bir gün o sofralara dualarla oturulup, dualarla kalkılacak…
Nicelerine inşaAllah…
Saygı ile…
yönetiyor maalesef emperial güçler,
anlamlı ve güzel,
yüreğinize sağlık.
TÜM YORUMLAR (3)