nasıl öğrettin sen yüremeyi geleceğimize
nasıl öğrettin ki
daha beceremeden emeklemeyi
sağlayamadan dengesini
koşmaya başladı
nasıl öğrettin sen sevmeyi özge bir fidana
nasıl öğrettin ki
sevgiyi seviyi
sevilene değer vermeyle
beklemeyi bilmeden
saygısızlığa soyundu
nasıl öğrettin sen mevsimleri bahara
nasıl öğrettin ki
karakışta gazel dökmesi gerekirken
üstü açık dolaşıp tomurcuk saldı
nasıl öğrettin sen vefayı yağmura
nasıl öğrettin ki
hasretiyle candan yağması beklenirken
ateşten kıvranan tprağımıza
ses vermez oldu
denize fırtınaya nasıl öğrettin sen esmeyi
nasıl öğrettin ki
kimseye aldırmadan yatıyorlar ölü gibi
balıklar dipte
sandallar ağların ağırlığında
terk edilen sahilde
balıkçılarsa aç aç martılarla
doğarken böyle mi doğdu kendini tanıyan
hata onda bunda şunda değil,öğretende
üzgünüm
yanlış yaşamışsın
şu havasını soluduğumuz güne kadar
ömür denen merdivende
'bundan sonrası'diyeceksin
anlatacağımı anlattım
ne diyeyim
ektiğn gibi çıkar emeklerin..
26.12.03
f tipi hapishane Edirne
Kayıt Tarihi : 16.9.2006 22:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)