Mütteki olanın işidir aşk.
Bırak kendini sokaklara, yağmurlu bir akşam üstü.
Dört bucak yedi iklim seninleyim.
Öyle küskün bakma, senden b/aşk'a bir duan v/ar'sa.
Git bakalım gittiğin kadar.
Açamıyorum perdelerini vaktin.
Düşünen yokluklara bile günışığını çok görenler küskündür kendine.
O güzelim yağmur altındalar oysa g/özlerinin alıştığı.
Duvardaki resimdeki Ha Mim, Ra'lar kavuşturuyor zaman almış umutları sevgi(li)ye.
Git bakalım gittiğin kadar.
Öfkeli fırça darbeleriyle nasıl oturmuş zülfün tarayanın resmîni yapayım.
Şakı bülbül yanan yâr gibi.
Neden duru mavi değil, koyu içimdeki engin deniz?..
Her taraf ilkyazın sevecenliğiyle sarhoş karşılarken beni.
Mahmur g/özleri uykusuz olan tanış dualar şaşkınca selamladılar yalnızlığımı.
Denizi, yüreğimi, şems vaktini, yağmuru ve birde beni sensiz düşünemedim.
Git bakalım gittiğin kadar.
Ne güzeldi o gün sanki mecnun gönlüm yıllardır ordaymışcasına rahattı.
Huzurlu zamanı tüketmiş yürekler arasında konuştuk.
Konuşmayı hep sevdik seninle.
Saklambaç oynadığımızda gökyüzüne uzanmışlarla olmazlardan bıkıp kaçmıştım senden.
Git bakalım gittiğin kadar.
Gece ayışığında güzele zaman ayırana görünüyor güzel.
Sana gereksinmem v/ar diyen zülüflerine rağmen.
Gözlerinin kıpırtılı bekleyişi, sobelediğinde kollarında soluklanışım olsun.
Git bakalım gittiğin kadar.
Uyan ey İslamın kalbi insan.
Ve dirençli yüreklerimizle dönsek olmazlardan.
Neden şimdi karşımdaki o ben, ben değil?..
Neden öfke kusuyor vakit.
Önümde gariplerin duasının hürmetine hüzününe hüzün katıp kalbimin.
Hiç tereddüt etmeden, uykuya ağlıyorum usul usul.
Git bakalım gittiğin kadar.
Güzelliği bulup çıkarmak derinden taa derinlerden, sancılarla.
Oh çekmek sonunda, bir Cem'de elinden tutarak aşkın elifinden.
Seni seninle yaşayıp dizboyu.
Yaşamı sevgiyle savunmak, dünyayı sararcasına dua'da paylaşmak herşeyi.
Yüreğimizi daha bir mavi, daha bir engin kılmak için.
Hayır, matem senin hakkın değil bir kabir başında.
Ne heybettir ki, matem benim hakkım musalladaki halime.
Git bakalım gittiğin kadar.
Böyle miydi türkümüzde söylenen menekşe kokusu.
Yoksa söylenmesi gerekli olan bir anne dua'sımı?..
C/an'da v'ar olmak için, kıyametler koparmak neydi, bu bedende.
Güzel bir tebessüm, bütün hüzünlü yüreklere.
Git bakalım gittiğin kadar.
Hayra davet edici, ruhların özetlediği, Kandil'in canı ve çerağının sırrında.
İnanılmaya layıktır sevgi, velinimetimiz dua'da.
Ve aşkın ikram denizinde, sadakat güneş gibidir.
Allah ömrünüzü muhabbetiyle uzatsın.
Git bakalım gittiğin kadar.
Sensiz hiç bir şiir yazılmadı, destur ederken cümlem.
Bir gün keşke dememek için, servetim dua'da.
Feryadımızı duyulsun da varsın kinayemiz anlaşılmasın.
Nasıl anlaşılacağına siz şahidsiniz..
Sevgide tahribat akıl alır gibi değil.
Git bakalım gittiğin kadar.
Kuşatılıyor yüreğim secdelerde, acziyetim yudumlanırken aminlerde.
Dostlarım benden hiç ayrılmadı.
Rahmetin bereketindeki hakikat mana'ya yansıyor.
Senin için neler yaptığını bir sor nefsine.
Ölüyoruz demek ki yaşanılacak diyebilsek, keşke sözümüz bitse.
Git bakalım gittiğin kadar.
(Y.ed)
Engin DemirciKayıt Tarihi : 20.6.2017 01:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dertler günâhtan arınmanın, mânen yükselmenin bir yoludur. Hz. Pir Mevlâna k.s.
![Engin Demirci](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/06/20/eksik-olmayin-su-serptiniz-garip-coban.jpg)
Çok anlamlı ve güzeldi yine sizi okumak. Kutluyorum yüreğinizden dökülenleri Engin Bey...
Selam ve saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (1)