Üç yaşındaki bir çocuğun gözyaşlarında yaşadım ben;
bunu anlatmak kolay değil,
çünkü orası
soruların çoğaldığı,
cevapların hiç doğmadığı bir yer.
İnsan kendi içine çöker,
bir anda küçülür,
bir hiç gibi kalır.
Dilin tutulur,
yüreğin bağırır;
dudakların
tek bir kelimeyi bile taşıyamaz.
Ne kadar derinden hissedersen hisset,
aklında, kalbinde
binlerce cümle dolaşır;
hiçbiri dışarı çıkamaz.
Yutkunursun,
hıçkırırsın
ve ne söyleyeceğini bilmeden
kızına annesizliği anlatırsın.
Bir daha görmek istersin;
sonra gelmeyişi düşer aklına.
Sarılmak, öpmek, dokunmak…
ama bir vakit gelir
sesi bile çınlamaz kulaklarında.
Anılar yaş aldıkça silinir,
zihnin puslu köşelerine çekilir.
Yüreğinde kalan
en büyük hicran budur
ve en çok orada takılı kalırsın.
Yıllarca sarılamadığın annenin
kokusunu, sesini
çaresizce ararsın;
bulmak zordur,
çünkü o zaman çocuktun.
Bir daha göremeyeceğini söylersin,
bir daha öpemeyeceğini,
bir daha sesini duyamayacağını…
ama asıl acı şudur:
zamanla unutacak olması.
Zihin bilecek belki,
akıl düşünecek;
ama bir daha sarılamamak anaya,
kokusunu içine çekememek
hep orada kalacak.
Yüreğimde çok şey var,
kelimelere sığmayan.
Annesizlik;
bir çocuğun içine erken düşen
ve ömür boyu sessizce kanayan
karanlık bir boşluk olarak kalacak.
Kayıt Tarihi : 29.12.2025 22:31:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!