Her taraf çiçek,
Mor menekşe, papatyalar boy boy
Gülller karşıda,yanlarında karanfil
Bİr taze gelin ortasında çiçeklerin
Beyazlara bürünmüş,elindeki tastan
Şırıl şırıl,belki iksir,döküyor çiçeklere
Seni kırmışsam eğer,
Ne derim boynu bükük sümbüllere.
Ağlayan gülü nasıl güldürürüm ben.
Nasıl bakarım, Yaralı ceylanın gözlerine hicabımdan.
Sen kırılmışsan eğer,
Akşam ..... göl kenarı
Yakamozlar gülücük dağıtıyor
Gölün serin suyunda,sodalı
Ay dede kovalamış kapkara bulutları
Havada pırıl pırıl yıldızlar
Dünyaya doğru kaydırak kayıyorlar
Sanmayın sizi unuttum
Aklımdan çıkmadınız ki
Sizle yaşam dört mevsimdi
Kışlar şakağımda saklı
Sabah size koşardım
Henüz ilk baharımın ilk dönemi,
Çocukluğumun ilk rehberi,
Eğiten annem gibi,
Öğreten çeşit çeşit
Kederinle üzülür,
Güldüğünde gülerdik
Ey sevdiğim sana sitem doluyum
Kırılırsın diye varmam üstüne
Gözlerin kaçırır gözgöze gelsek
Dut yemiş bülbülüm gülüm nazdadır.
Dünya benim..,benimdir deme!
Yağ yığının gözlerden saklayacak
Belki İki arşın bezin olacak.
Baştan ayağa dikişsiz,cepsiz.
Yavaş yavaş yürü yokuş yukarı,
Sen sevdasın gönlümde
Sen damarımdaki kanda
Sen canansın canımda
Sensiz ben olamam ki.
Sen yaşarsın düşüncemde
Bir kurtçuk arar yarısın
Kavuşunca parçasına
Atom karınca oluşur
İşte sevinç başlar o anda
Çabucak geçerken günler
Yüce dağı yol eden sen
Kışı bahara döndüren.
Cennet bahçesi yerini
Harabeye çeviren sen
Dünya sırrını çözen sen
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!