uğradık hezimet-i kübraya derinden
parçalandı hilkat'i canan şol yerinden
nice nice beşer şaşırarak yerinden
kalktı beraberce, ağlamaklı hal ile.
gördükçe manzarayı hep yaşarız yeni
Daha erken, güneşin batışına
Ne bir heyecan kalmış yarına dair
Nede bir umut
Varsa elde bir somut
Yalnızlık olsun yarına dair...
ben geldim
huzuruna ben geldim
gözlerimi kapatarak
yüreğimi açarak sana ben
rüzgardan yardım aldım
tenine dokunmaya
bir zamanlar gidiyorumdum
seni her an istiyordum
gözlerim seni arıyor
durma öyle, sen gel böyle
ah! boncuk gözlüm.
kelepçeler bağlayın hayatıma
bu can bende vurgun yemiş yatıyor
vurmayan yok bir kamışda atıma
bu can bende vurgun yemiş yatıyor
yine hazin bende erken uyanmış
sevgimin nazarında her nefes
mecnun gibi bendim
ayrılmadan vücudunda yer alan
bir küçük nokta bendim
yüreğim yanarken hep sensizliğe
acımı bir anlık dindiren
zulüm var bana yardan
haberim yok bahardan
ses vermeden mezardan
geçer olduk aheste
karanlık mahzen olur
her günümde bir azrail var mıydı?
her baharım kışlar gibi kar mıydı?
bana düşen dünya böyle dar mıydı?
düşmüş yaprak gibi sarardım soldum
hangi yöne baksam karanlık sardı
sabır gönül sabır elbet
seçer böyle hüzünlerde
bir yanda aşk birde dert
geçer gider bu günlerde
kafa karışık usanmışız
bulut çökmüş yüreğime tane tane
ebediyet gönlümde sislik yegane
sağnak yağmur küreğime tane tane
ebediyet gönlümde sislik yegane
kaçar benden gölgem, bende kovalarım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!