Yokluğun karanlığı ense kökünde gezdiren,
Yedi boğumlu bir akrep,
Ruhumu nokta nokta sokan…
Gidişin, aşk himayesinde ruhumu eriten,
Zehir zemberek hakikat, afyon ruhumu?
SENİ SENSİZ YAŞAMAK
Ejder MUTLU /
gün ağardı, gün battı bu diyarda.
bir gün geldi günlerde geceye çeldi.
gam yükünü omuzlarında taşıyanlar,
her sabah seher vakti gecen tren ve birde,
hüzne alkış tutan ruhun,
bulutlara değen ruhumla dans eder.
şu şehrin varoşların da gelen çocuk haykırır
yokluk ötesindeki varlığı karanlıklara.
Gülüm;
Yokluğun, ölüm kadar sessiz ve ölüm kadar mahşeri bir hengame…
Yokluğun, Ölüm kadar acı ve ölüm kadar hüzünlü bir devasa.
Yokluğun, Ölüm kadar diri ve ölüm kadar kalıcı…
Yokluğun, güneşin tetikleyen ateş kadar yakıcı…
Beyaz önlüklerinden uyku akanlar,
Yüklenmiş hayatın yükünü göz kapaklarına…
Genç kızların parmakları arasında ezilen,
Çiçeğin ıstırabını çeker genç aşıkların yüreği…
Sevda diyarında gül devşiren aşka inat,
Güzele mail olmuş canlar sevdadan ırak,
Nöbet değişen duygularını duygularımda bırak,
Acıyan yerlerime dokun, çocuksu hayalime tek umut…
Sevda çiçeği yüreğimde tomurcuk açma,
Söylenmiş, acımasız ve gaddar, sözle yıkılan derbeder hayata inat dur!
Dur ve bir kerecik olsun dinle.
Ve öyle git, gideceksen…yada kal…
Gitmek, sadece ölmeyen duyguları körlemek,
Gitmemek, ölmüş, yok olmuşlara abu hayat olmak.
Gizemli bir sır var ruhun da, ruhum dan saklı,
Beynimde tüneyen kelimeleri kifayetsiz bırakan
Ve
Mukaddes bildiğim unsurları bir bir eritip,
Gönülden gelmeyen basit ve uyduruk cümlelerle tarif edilemeyen…
Aşk; Zarif ve ürkek bakışlar dağıtarak dağdan vadiye bir yudum su için inen
ürkek bir ceylanın bakışı,
Aşk; sokak başında elindeki simidi ikiye bölen bir çocuğun duygusu,
Aşk; sinsice arkasına saklanan akbabadan habersiz bir canın yaşama savaşı,
Aşk; keşkeleri elinin tersiyle bir tarafa itip aşığın masukuna varış anı,
Aşk; yer yüzünün gökyüzüyle buluştuğu yerde gecenin gündüze cilvesi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!