Eğri Baston Cilalı Tabaka

Memleketimin is kokan yollarında
Havasında
Karo döşenmiş bayır mı bayır
Yollarında
Dolaşıyordum bir kış akşamında.
Merdivenleri zorlayan yaşlı dedemin,
Eğri bastonu.
Zorluyor bayırı yaşlılığın verdiği
Zayıflıkla,yoruluyor...
Kenara oturuyor; düşünceli bir şekilde
Cebinden cilalı tabakasını çıkarıyor.
Derken...
Bir gıcık tutuyor boğazına,gırtlağına,
Oradan ciğerlerine iniyor.
Dinmek bilmeyen bir öksürük,bu bir illet...
Düşünüyorum...
Yokuş mu? Yoksa cilalı tabakasından mı?
Zar zor sarılmış bir tütün,ardından muhtar çakmağının sesi,
İsli aleviyle yakıyor cıgarasını.
Derin bir nefes çekip,düşüncelere dalıyor.
Düşünüyorum...
Her yokuş çıkışta,her cıgara yakışta,
Cilalı tabakası,eğri bastonuyla,
Dedem geliyor aklıma.