Egemenlik ulusun olduğu günden beri,
Her gün daha çok artan bir zevkle yaşıyoruz.
Biz seyredenlerin kamaşıyor gözleri,
Asırları yılların içinde aşıyoruz...
Artık maziye gömdük mesafeyi, zamanı;
Her geçen gün andırır bir 23 Nisanı.
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Bugün yirmi milyon Türk bir tek kalp, bir tek vücut;
Hepsinde aynı hamle, aynı güvenli umut.
Yuvalar şenlik dolu, gönüller ferah, mesut...
En kutlu bir hayatın zevkini taşıyoruz
Keşke bugünde 75 milyon tek hedef te bir bütün olabilseydik.
'Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini? '
Şiir bahane, çocuklar şahane..
Tüm dünya çocuklarının milli yani içinde mutlu oldukları yaşam biçimi içinde egemence yaşayabilmeleri dileğiyle...
Ve ardından, -yani denizden gelen seslerin ardından- genç kız, köşelerinden yanağına gözyaşları süzülen gözlerini mendilinin ucuyla silerek -ve elbette sert bir boyun hareketiyle başını sağına çevirirken- masadan hızla kalkar, içinden, 'N'alet olsun içimdeki iyi sevgili de vardır yanlış inancına' diyişi -nasılsa- duyularak otlangacın kapısına hızla koşarken, mendilini -gözyaşını silmekte olduğundan- masada unutamamış olduğu anlaşılınca yerine bırakılan erkek mendilini alarak genç adam 'N'ayır.. N'alan' nidalarıyla koşmaya başlar peşinden... Kordon boyunda yürüyen aşıkların bakışlarını üstlerinde hissederlerken yetişir delikanlı, kız ağlamaklı halde Körfez'e bakarken çenesi görülecek kadar başını eğerek, 'Seni bağışlamam için çok geç, N'urat! ' der. 'Benim hatam değildi' diye yalvarır delikanlı: 'Unutkan olman da benim yüzümden mi? '. Kız hiç şaşırmamıştır. Saçları rüzgarda dalgalanarak başını gururla doğrultur, kamera sabit bakışlarına zoom yaparken, bu defa çok incitici bir ses tonuyla, 'Beni aldatıyorsun. Bu filmi onların bile seyredeceğine inanmıyorum! ' der The statue of liberty'ye bakarak...
Çocuk masumiyetinin paramparça edildiği bir çağdayız…
Savaşlarda ölenler, açlıkla boğuşanlar, organları çalınanlar, insan etinin beş para ettiği pazarlarda satışa çıkarılanlar, sokaklarda yaşamaya ve bu acımasız dünya ile küçücük yaşlarda savaşmaya mahkûm edilenler, eğitim hakkından mahrum kalanlar, evlerinde bile tacize uğrayanlar, tazecik canlarıyla ağır işlerde çalışmaya zorlananlar… ve daha neler neler…
Ulu önder, belki de her konuda olduğu gibi, olacakları ve olanları gördüğü için bu bayramı çocuklara armağan etti. Aslında büyüklere bir mesaj vermeye çalışıyordu…
SEN ÇOK YAŞA MUSTAFA KEMAL PAŞA…
Büyük Önder'in Türkiye ve Dünya çocuklarına bahşetmiş olduğu,tam bağımsızlığın,egemenlik, hürriyet ve kardeşliğin simgesi bu büyük günün,anlamına yakışan modern ve çağdaş bir gelecekte,daha nice güzel şiir ve şarkılarla kutlanması dileklerimle
Ulu önderimiz MUSTAFA KEMAL ATATÜRK tarafından dünyamız çocuklarına armağan edilen bu müstesna günde tüm Antoloji ailesinin ve sevdiklerimin bayramını tebrik eder,kalbi sevgi ve saygılarımı arz ederim.
Ulusal egemenlik ve çocuk bayramı, şahsınızda ve bu emsalsiz şiirinizin eşliğinde sizlere, hepimize kutlu olsun...Ne mutlu bu güne ve bu günlere...
Bütün antoloji gönül dostlarının bayramı kutlu olsun.
namık cem
Ne yazık ki asırları yıldan yıla aşmıyor,
Ne yazık ki biz hatta tanışmıyor
Kendi kimliğimizle
Ve hatta yarışmıyor Batı barbarlarıyla
Daha dün bize şaşan
Yanımızdaki bir ülkeye şaşıyoruz.
Öyleyse bu, değil belki bir bayram bile!
Yaşamak da zaten böyle bir şeyse
Sayın ki yaşıyoruz!
23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk bayramı, Türk ulusuna kutlu olsun.
Bu şiir ile ilgili 26 tane yorum bulunmakta