Unutamadığım günlere
Doldurdum cemalini,
Gözleri karam,
Yâr!
Hep seni sevdim,
Yüreğimin çeperine adını kazdım,
Yanı başına da Cîzra Botan yazdım.
Sevdan…
Beni mecnun eylerken,
Yoksulluk!
Süründüre dursun,
Bağrıma bastığım taşlar…
Acıtsa da yüreğimi;
Efsun bakışlım asla unutamam seni,
Zulmün diyarında bulunan o Kanîreş’ê.
Hastalığımın en etkili dermanı,
Dağlarında misk-i amber,
Gülü kokan
Ülkemin
Bülbülü, kekliği, yeşilbaşlı ördeği…
Seni benden koparanlara inat,
Ölümüne bekleyeceğim
Newroz Bayramı’nda
Güzel gülüşünle Qaqizman’a sallanarak gelişini.
Güneş yüzlüm,
Işık kaynağım,
Yüreği sıcak,
İradesi kuvvetli…
İsmini şiirlere yazdığım,
Saç bağı ibrişimden, elindeki mendilde
Sarı, kırmızı, yeşilli gökkuşağı renklerde
Her köşesinde Semsûr, Şiro, Xozat, Kop olan.
Çevir başını, tükür yüzüne,
Kahpe olan şu düzene…
Henüz doğmamışların
Hakkını yiyenlere!
Eşkıyalar bilsinler ki
Özgürlüklere
Zincir vurulmaz,
Düşüncelere kelepçe!
Bin yaram olsa da içimde, ana dilimden haykıracağım,
Amed’i aldım geliyorum, kimse ayıramaz seni benden.
15.11.2013
İst
Kayıt Tarihi : 15.11.2013 17:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
malum Türkçe sözcüklerin içine başka dillerden sözcükler de girmiş. o yüzden şiirin sonuna bir sözlük yaparsanız daha güzel olur.
namık cem
şiirlerin gün be gün güzelleşiyor.
TÜM YORUMLAR (12)