Bir gün dağın başında dolaşıp duruyordum
Keçileri kaybettim onları arıyordum
Bulmak umidi ile her yeri tarıyordum
Duman sardı sis çöktü gözlerim görmüyordu
Bir anda gök gürledi, ödüm koptu bayıldım
O gidiş gittim ardık, zaman sonra ayıldım
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
kutlarım hocam yine harika yazdınız elinize yüreğinize sağlık. saygılar
kutlarım hocam yine harika yazdınız elinize yüreğinize sağlık. saygılar
Mikdat şairim , tebessüm , düşünce , duygu bütünlüğünde okudum dizelerini...paylaşım için teşekkürler..
Her bir sözü ayrı bir değer bir efsane
Tarihe geçecek bir efsane olmuş
Sabahtan beri bu şiire takıldım dönüp dönüp tekrar okudum anlayamadığımdan deyil
ilk okuduğumda yüreğime işledi
kendimce yorumlar çıkardım
Bu şiiri kendi gönülhaneme koyuyorum müsadenizle şimdi yazıcıdan çıkartacağım
Güne damgasını vuran şiir
Altın değerinde yüreğinizi kutluyorum
Selam ve hayır dualarım sizinle olsun
Hakiki güzel bir rüya
Mikdat Bey kaleminize sağlık
İrşat ekseni etrafında dönen bir rüya
Kutlarım
Bir rüya, ama asıl dünyaya... Ozanım bir çırpıda okuduğum şiirinizde gerçek yerimize vardım... Sonumuz yanmadan kavrulmak olsun, Allah aşkına... Yüreğine, kalemine sağlık... Sevgi ve saygılar...
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta