Doruğun dağ sümbülü; zirvelerin muştusu
Yamacın bayır gülü, papatyanın kuşkusu
Çıplak çalı püskülü, esen yelin kokusu
Yâr o coşan yellerde, hep sen vardın Efruze
Uçuşan gönüllerde pek şımardın Efruze
Gönül yangını durmaz, tüm bedeni kavurur
Nefeslenip oturmaz, her an vurdukça vurur
Yüz döner hatır sormaz, ıssız çöle savurur
Ödenmiş bedellerde, hep sen vardın Efruze
Dellenmiş gönüllerde bir kumardın Efruze
Şakağında pürçekler, yüreğinde delilik
Sararttığın çiçekler, yaprakları kör delik
Dile vurur gerçekler, kalmamış hiç sadelik
Söyleşen o dillerde, hep sen vardın Efruze
Eğleşen gönüllerde pek şımardın Efruze
Bakışın ateş gibi; değince ısıtırdı
Gözlerin güneş gibi; doğunca ışıtırdı
Ah! O kalbin sahibi, ölüyü yaşatırdı
Sıkışan her hallerde, hep sen vardın Efruze
Takışan gönüllerde, bir kumardın Efruze
Çok ayrılık oldu da hiç böylesi olmadı
Bütün gözler doldu da bir seninki dolmadı
Bulan bela buldu da az mı saç baş yolmadı
Titreşen o ellerde, hep sen vardın Efruze
Bekleşen gönüllerde pek şımardın Efruze
Şimdi ne işe yarar, yıkıp yaktıktan gayrı
Her yürek dengin arar; gezer dağ, dere, bayrı
Aşk uğruna düş görür, kalmışsa yârden ayrı
Benzeşen hayallerde, hep sen vardın Efruze
Sözleşen gönüllerde bir kumardın Efruze
22 Mayıs 2024
Nevzat Bayramoğlu HürdemiKayıt Tarihi : 22.1.2025 11:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!