sevgine demir atmak için yanaştım gönlünün kıyısına
gözünün yakamozuna aldanmış yüreğim...
uçsuz bucaksız bir umman sendeki duygular
ben, sende gözükmüyor hala...
Çiğdem SELÇUK/EDİRNE
..
şakaklarıma düşen aklar bile acımıyor gençliğime
yaşadıklarımın mührü yüzümdeki çizgiler
sezgilerimle sevgilerim çatışıyor adeta
ne çok pembe ne çok gri şimdi yüreğimin rengi
gözlerimin karası vurmuş ömrüme
kara gözlü.. kara bahtlı...
kara kara yaşamlar olmuş yarınlarım
Çiğdem SELÇUK/EDİRNE
..
bir yanım hep kırık benim
gözlerim hep boşluklara takılı
diğer adım hüzün bemim
içim hep istif etmiş kederleri
ellerim hep öksüz benim
eşini aramaktan yorgun
dillerim hep lal benim
yaşanmamış sevdaları anlatmaktan
yüreğim hep aşık benim
sevdiğimi aramaktan..
..
saçımdan kopan bir tel değildin ki sen
ya da üzerimden silkelediğim bir toz zerresi
yüreğimin kampanasıydı gelişlerin..
özleyişler seninle güzeldi...
gözümden akanlar sen olduğun için anlamlı...
yaşadıklarım sana dairdi hep
hasbel kader yolum düşüp de geçtiğim bir sokak olmadın hiç
bir sonraki gün başka bir sokaktan geçerken anımsamadığım
sen yanaklarımın pilesiydin...gözlerimin feri...
ve yüreğimin hiç bitiremediği
..
yüreğimin tıpırtısı gözlerin karıştı geceme yine
düşlerimin en güzeliydin inan bana
ne yeşili bitti renksiz rüyamın ne de pembesi..
ancak bu kadar güzel olurdu bu hasretin vuslatı
seni yaşadım..seni kucakladım sımsıkı
ne kadar da sıcacıktın bir bilsen..
yüreğinin yüreğime değdiği zamanı durdurdum gözlerimde
ilk defa seni kendime sakladım
ilk defa bencil oldum
en güzel rüyam sen oldun balböceğim
..
gözlerimin görmeyeni ol istemedim ki ben
ellerimin dokunmayanı..
ayaklarımın koşmayanı ol istemedim..
ben istemedim ki uyksuzluğum olasın
aklıma bile gelmedi sevgimin öksüzlüğü
tutunamadığım hayallerim oldun hep
gelip de bulmadığım...
saklambaçlarının ebesi oldum
sen ki; hiç sobeleyemediğim
..
ne çok dem vurdum ulaşamadığım sevdalardan
ne çok yorumladım seni
ve yüreğime bile anlatamadığım sensizliğimi...
kıskandım...umursamadım...affedemedim...
gün geldi en büyük isyanım oldun
akşamları karanlığımı aydınlattı düşüncen
ne seninle olabildim..ne de sensiz kalabildim
sesini duymak sildi tüm öfkemi her seferinde
iradesizliğim oldun aslalarımı bile kendime küstürdüğüm
dinlediğim her türküde gözümden damlayanım oldun
..
soluk alıp vermekten öte değil yaşam
sınırların ihlali müebbet cezalar hep payıma düşen
gönlümün dört duvarında, iliklerime kadar demir parmaklık olmuş hüznüm
elimin beş yerinde beş ayrı hiçlik bana kalan
yüzün yüzüme değmemişken daha
yüreğinin yüreğime öfkesi ne?
söylesene ne kadarım sende ben?
ya da ne denli hiçinim senin?
21/11/2006 Edirne
..
engel olamıyorum inan kendiliğinden akıyor gözyaşlarım
hiç çalmayan telefonum inadına çalıyor bu akşam
sen olasın diye yalvarıyorum
nafile...
unutulmuşluğum hiç bu kadar koymamıştı bana
ben soramam ki neden diye?
içime gömerim taaaaa dibine...
elimde değil...inan bana yalnızlığım ağlıyor
sana inat ağlamamaya yemin eden ben değil...
..
incecik bir sızısın şimdi bende
geç bulup çabuk kaybettiğim
elime eli hiç değmeyenim..
gözlerinin derinine hiç eremediğim
içimin incinenini hiç bilmeyenimsin
her şeyim ol istediğimsin
ve...
hiç birşeyim olanım
..
ilüzyonlarım diye sahiplendim senden arta kalanlarımı
var mısın.. yok musun..ya da var mıydın gerçekte sen?
bulup yitirmeleri mesken kıldım yüreğimin acıyan yanına
sen bilir misin ki sensizliği yaşamanın ağırlığını
hani giderek artar soluksuzluğun
hani boğulur gibi olursun da..dilin hep seni söyler
söyler de; gelmeyeni bekler gözlerin çok derinlerde
hani soğuk rüzgarlardan çok daha ayaz gelir ya insana sözler
beklersin de bir salebin sıcaklığını bir dilde, içini ıstan..
hani açarsın kollarını da kimseleri sığdıramazsın ya içine
..
sevmek kim....?
ben kimim ki...?
ya sen...sen lisanını bilmediğim yürek?
sen kimsin?
puslu bir sabahın ince ışığı mı?
aşk aşk diye ötelerden çağırdığım;
hasretlerin kampanası mı yoksa?
ne anlarım ben yüreğimi konuşturmaktan...
ne anlarım ki; içimdekileri çalakalem yazmaktan?
seni gördüm düşümde az önce yine
..
git artık ne olur,
hiç olmadığın hayatımı bana bırak ve git
canımı acıtıyor artık yaşananlar
eklemlerim sızlıyor isyanla
kimsin sen?
neyimsin benim?
ne kadarımsın ya da?
hangi öte yanısın yüreğimin?
senden yana anımsadığım hep içimin ağlayanı
gözümün damlayanı
..
bu kadar basit mi bunları dökmek...?
hatır gönül dinlemeden kırıp gitmek...?
bir fincan kahveden daha mı hatırsız gördün beni...?
bunca öfkeyi tükürecek kadar yüzüme...
ne yaptım sana?
bu kadar mı yanlıştın sen...?
bu denli mi çirkindi içindekiler bana dair?
kim verdi bu izini sana...
beni talan etmen için beynimde...?
ne yaptım sana ben...ne... söyle?
..
günaydın yalnızlığımın sabahı...
günaydın olsun, ıssız saatlerin kaybolan karanlığı
günaydın evim,sığınağım,yuvam..
günaydın içmin üşüyenine isyan sobam..
günaydın sana yaprak yaprak tükettiğim umutlarım...
günlerin günaydınlarla dolsun sensizliğim..
günaydın günü adımlayarak başlattığım sokak..
günaydın sana yüreğimin çığlığı...
günaydın olsun özlemlere,isyanlara inat sonsuz suskunluğum...
günaydın...
..
yokluğunun eriyen bir umut günü daha başladı
gün doğsa da bir,doğmasa da
kış aldı başını gidiyor..
ne gönlümde hükümsüz ne de mevsimde..
sıcağım yok çokçadır...
dile gelir oldun yalnızlığımda artık özlediğim...
sensizliğime seni anlatır oldum tekil düşlerimde
çocuk yüreğim ne çabuk büyüdü..?
kaç beden küçüldü bana sevgin?
neden olmuyor yüreğine söylesene?
..
gecenin bir yarısı bile duyabilmeliyim sesini
uzakta da olsan yüreğimin yanı olmalı yüreğinin yeri
elim elinin müptelası gözlerimse dilimin varisi
konuşmadan anlatabilmeliyim
noktayı sıcacık bir öpücük koymalı konuşamadıklarımıza
sessizliği yırtan tek şey olmalı yüreğinin kapısını çalışım
ansızın çıkıp gelenim olmalısın
hiç beklemediğim bir anda seni özledim diyen bir ses
ben severim süprizleri
sen kendini tüketmiş yüreğimin süprizi...
..
yılların yükü çökmüş omuzlarına kalenderim..
saçlarının beyazı değil sadece seni olgun kılan
yaşamın acımasızlığı vurmuş teninin kıvrımlarına en derininden
hatırladığım ilk aşkım sensin biliyorsun değil mi?
senin peşine takılıpda futbol maçlarına gittiğimi anımsıyor musun?
bana aldığın köfte ekmeğin..ve elimi tuttuğun elinin sıcaklığı hala yüreğimde
sana bakıp sen olmayı ne çok isterdim o zamanlar
senin adımlarını takip ettirirdim adımlarıma
o çocuk yüreğim gözlerine bakıp anlardı seni
o zaman da çok severdim...
..
Canım bir çay çekti bu gün
Ve kederlerimi duamnıyla boğabileceğim bir sigara
Sonra çıkıp avare avare dolaşmak sokaklarda
Bir başıma düşüncelerim bana eş,
Bu tek düzeliği atabilseydim! ...
Uzanıp gökyüzündeki kuşun kanatlarına
Kollarımın yerine takıp onları..
çok yükseklere uçabilseydim...
Ve insanları seyredek..
Va kahkahalarla gülerek onlara
..
hani göğe baktığımda görmeyecektim artık gözlerinin mavisini?
hani hiç ısınmadığım ellerinin sıcağını aramayacaktı ellerim?
kurallar koyup... kararlar alacak...aslalarımı yürürlüğe koyacaktım
yüreğine tebliğ olacaktı hani suskunluğum?
hani içimde taa derinlerimde saklıyacaktım senli anıları?
gözyaşlarımla anlaşmıştım ben hani...?
sana ağlamayacaktım...
unutacaktım..yenileyecektim yüreğimi hani?
hani unutmuştum seni ben anmayacaktım artık?
..
Tüm şehrin ışıkları açık bu gece
Bir depdebe bir depdebe sokaklarda
İnsanlar çeşit çeişit...kimi oraya,kimi buraya..
Sanki tapusunu almışız yaşamın
Yarınsız,duyarsız yürekler sevgilere
Hayat tam tampondan vurmuş umutlara
Kimi hala birşeyler bekliyor
Kimi salmış uçkurunu dünyanın artık..
Biterse biter yahu değer mi be kardeşim?
Dibi yok yok ya bu nakör dünyanın...
..
körkütük özledim seni...
gözükara umutlarımın inan;
dünden daha çok..
yarından dahada öbek öbek sana dair bendekiler...
imkansızlar ne çok sevilirmiş meğer?
ulaşamadıkça mı kutsal olur sevdalar?
zamanın bitimi, sensizliğin son noktası ne söylesene?
seni senden istemenin bedeli ne... söyle?
yüreğim yetmiyor mu yüreğine?
ömrüm değmez mi sevgine?
..
gecenin sessizliğini yırtıyor yüreğimin sesi
karanlığımın tek ışığı sana dair umutlar şimdi
içim coşmuş..taşanı gözümden akıyor sicim misali
neden yoksun ki bu kadar...neden?
öylesine doluyken iliklerime değin oysa
niye öksüzüyüm parmaklarının?
sobanın içine girip yansam bile nafile inan
sensizlikten üşüyorum tırnaklarımın ucuna dek
gelsen diyor artık şu yaralı yüreğim
gelsen de bitse hüzün mevsimi
..
Sanki koşarcasına bir hız sonumuza
Sanki biz bizi yitiriyoruz yüreklerimizde
Ellerimiz çaresiz kalıyor derlemeye yıkıntıları..
Sanki bizi biz öldürüyoruz benliğimizde
Bize ait güzellikleri hatırlamaz oluyoruz
Sanki biz bizi terkediyoruz içimizde...
Sevgiziliklerimiz çerçeveleniyor gönlümüzün duvarında
Sanki biz,bizi zorladıkça sevmeye
Daha bir pençepaçavra oluyor duygularımız
Sanki biz bizi çoktan yitirdik de...
..
bir bayram kalmış anılarımdan
artık kutlamadığım..
rahmetli dedemin elini öperken,
gözüm alacağım harçlığa takılı
çocukça hayallerim olan..
giysilerimi başımın ucuna koyup uyuduğum bir bayram
harçlıkları bir edip lunaparka koştuğum
çocuk yüreğimle çocukça sevinip oynadığım
kirlenen yeni elbiseme....
burnu taşa takılıp çizilen ayyakkabılarıma aldırmadan
..
elimde değil ki;
her sabah olmazlara uyanmak.
yapılmazları yapmak,hayatı itelemek
elimde değil ki; özlediklerimi yok saymak
bir gelmeyeni beklemek biteviye
bir hayali yaşatmak tek yürek
iyi niyetlerimi, tek kurşunla öldürenleri yok saymak..
can çekişirken yüreğim.
elimde değil ki; her şeyi derinden anlarken aslında
hiç bişey olmamış gibi oynamak
..
sevdanı tuz diye bastım acıyanına yüreğimin
dinmedi sızısı inan
dinmiyor yokluğunun incittiği...
sen gölgeleri iteleyerek düşüyorsun rüyalarıma
bitmesini hiç istemiyorum düşlerimin sen varsın diye
sabahların aydınlığında göremiyorum ki gözlerini
sensizliği alıyorum koynuma gecelerleyin...
yokluğuna ağlıyorum,anlatıyorum hasretini...
tek tek ipe çekiyorum ıssız zamanları
anlatmaya yetmiyor ki yüreğinsiz kalmışlığını yüreğimin
..
VAKİT SEVDALARIMIN ÇOK ÖTESİNDE ŞİMDİ
SENSİZLİĞİNİ SOLUYORUM
NE GÜZELMİŞ KIRMAK ZİNCİRLERİ....
SEVMEK NE GÜZELMİŞ YENİDEN HEP YENİDEN,
YAZMAK HEP SANA
HEP SENİ SÖYLEMEK DİZELER BOYU....
TÜM ŞARKILARIN NOTASINDA SENİ DUYMAK
ŞİMDİ GÖZLERİMDE GÖZLERİNİN SEN RENGİ VAR
SENİ KENDİME HAPSETTİM HİÇ DÜŞÜNMEDEN SORGUSUZCA
SEVDANI ALDIM KATTIM MUTLULUĞUMA...
..
bu akşam tüm anıları susturdum yüreğimde
gözlerimin sen rengini sildim
yalanlarının pembesini aldım yüreğimden
öflerimi fışkınladım...
sonsuza değin susturdum seni içimde
yoksun artık olmayanım...
imkansızım...
mavi gözlü yalnızlığım...
duyuyor musun beni ilüzyonum....
bu akşam yıllardan sonra nihayet...
..
Bir hüznün içine sardım beyazlarımı şimdi...
Göğe savuracak sitemlerim de tükendi..
Şükür diyorum sana hep...;
Çok Şükür...!
Beni hiç yalnız bırakmayanım....
..
Soframdaki kadehte kalmış ellerin
Yastığımda terini unutmuşsun...
Dudadaklarımda anason kokusunu dudaklarının
Parmaklarını bırakmışsın parmaklarımda
Eşikte ayak izlerini
Yüreğinin med cezirleri kalmış iklimlerimde iliklerime dek
Gülüşünü çivilemmişsin gülüşüme...
Gözlerinin mavisini iliklemişsin gözlerimin karasına
Hüzünlerini hüzünlerime ekleyip kurşuna dizmişsin sonra
Bir kahkaha bırakmışsın sensizliklerime inat
..
yine bir bayram
ve yine çöktü omzum yanlızlığımın yükünden
neden daha bir ağırlaşır zamanki;
taşıyamaz olurum geçmişimi
öfkelerim şaha kalkar,önüne duramam nefretimin
neden dolar gözpınarlarım ha ağladım ha ağlıyacak..?
engel olamam ellerime
yırtıveririm geçmişin fotoğraflarını...
unuttum dediklerim gelir bir bir gözümün önüne
söylenmedik ne varsa dökerim dilimin ucunda
..
yüreğim deli gibi atmakta
beynimin hükmü geçmiyor gözlerimin ışıltısına
çoktandır unuttuğum bir sevinç içimde çığlık çığlığa
rehber aramıyor duygularım artık gönlümün rotasına
onsekizinde hissettiklerimde bu kadar dolu dolu muydu ki?
hatırlamıyorum...
geçmişi sildim....
çektiklerim...
hasretlerim....
sınırdışı oldu artık içimden
..
gelseydim, bu saatlerde gözlerim gözlerine kavuşacaktı
ellerim yılların boşluğunu dolduracaktı şüphesiz
başımı omzuna gömüp dünyaya kafa tutacaktım gelseydim...
senle aşkı anlatan şarkılar eşliğinde dans edecektim
gelseydim...yüreğimi yüreğine değdirecektim
öyle özlemim,öylesine hasretimdin ki sen....
gelseydim en büyük vuslatım olacaktın balböceğim...
sen; yerine kimseleri koyamadığım...
sen; sevmekten yorgun düşmüş yüreğimin çaresiz bekleyişi
gelseydim hayıkıracaktım içimin isyanını sonsuza dek...
..
bu akşam açık bırak yüreğini sevdalım
çat kapı gelebilirim
bu akşam hasretimi buket yapıp kapını çalabilirim...
hiç bişey söylemesen de olur inan
sen karşımda ol...
gözlerine baksın gözlerim o yeter bana...
kıt kanaat biriktirdiğim gülümseyişim olursun..
biliyorsun...
bu akşam omzunu ödünç almaya geleceğim
kimselere söz verme ne olur
..
hadi anlat beni yüreğim
gözyaşımın üzerindeki acıları döke döke anlat
neleri gömdümse nerelerine...
bir bir anlat bu gece...
kalmasın hiç bir sır
hadi anlat beni yüreğim...
anlatamadıklarımı haykır avazın çıkana kadar
duysun duymanyan yürek görünen taşlar
sızlasın adına vicdan dedikleri duygular
düşsün yaralayan başlar...
..
biliyorsun değil mi gerçek kavuşmanın YARATAN'a olduğunu?
gün gelip de; yaprak yaprak tüketip zamanı
vuslata ereceğini...
sonsuzluğa ermek için hazır mısın sence?
bedenindeyken hala sorguluyor musun vicdan dediğin şeyi?
kimleri bıraktın geride;
hiç baktın mı arakana...çekip gitmelerinden sonra...?
olmazları vaad edip de uçurumlardan uçurduklarını
inip yüreğinin dibine kucakladın mı sonrasında?
hiç yastığının seni uyutmadığı gecelerde aklına geldi mi gözlerim?
..
sevdaya postu serdim bu akşam
tadı deminde sevdalarım var kadehimde
nicedir yazmayı beklediğim şiirimsin sen.. biliyorum,
almışım elime kalemi, gözlerin pusulam
deviriyorum dizeleri birbiri ardına; çoşmuşum...
sevdana postu serdim bu akşam
kovsanda gitmem
ötesi yok,yorgunum..
sana sığınacağım..
al beni kollarına ne olur,bırakma..
..
sende bir emanetim kaldı,geri istiyorum
hayallerimi,ümitlerimi,beklediklerimi istiyorum
gözlerimi uzaklara kenetleyip,
özlediklerimi...
gelmeyişlerindeki isyanımın çığlıklarını..
duvarlara yumruklar atıp,
neden diye sormalarımın cevaplarını...
sende yüreğim kaldı...
en büyük sevdam...
heyecanlarım,bekleyişlerim...gözyaşlarım..
..
içim kıpır kıpır bu gün..
içimdeki noktalar kıvrım kıvrım kıvrılmak,virgül olmak istiyor isyanla
aşık olmak isitiyorum ben yeniden
hiç vurmadığım kıyılara vurmak yakamozlarıyla öpüşmek istiyorum
elimin beş hiçliğine beş çokluk katıp
yüreğime sevgilerimi katıklayıp özlemek istiyorum yeniden
kulağıma değen bir sesten heyecanlanmak
bir çocuk gibi utanıp kızarmak bile belkide
şımarmak istiyorum,naz yapmak..
hiç ummadığım bir zaman ummadığım bir yüzde gülümseyiş olmak istiyorum
..
düngece, bir dost dizinde saçımı okşadı sıcacık bir el
bir omuza yaslanmayalı başım nicedir,öksüz kalmış..
ne güzeldi bir dost omzuna sığınmak tüm dünyaya sırtını dönerek
acıları yok saymak,yarama merhem gülüşleri yüzüme kondurmak
ne güzeldi.. katıksız,sımsıcak bitmeyen sohbetlere dalmak
dün gece, bir dost yüreğinde kesişti yüreğim
gözlerim uzun zamandır bu kadar yalın bir çift göz gördü
gözlerim ilk defa kendi gibi kırık hayalleri derledi
ellerim kaçmadı ilk defa bir çitf elin sıcağından
gömdüğüm ne çok şey varmış meğer küçücük simetriğine yüreğimin
..
hani şu gündüz niyetine yattığım rüyaların düşü
hani içimin labirentlerine hapsettiğim sevgi gülüşü
hani dilimin hiç bitirmediği vuslatımın bir türlü kavuşamadığı
çok aradım,
çok koştum peşinden
çok yoruldum belki ama;
seni buldum!
nihayet sarıldım yüreğine yüreğimle... sımsıkı...
gözlerimi açsam kaybolacak beyaz bir rüya gibisin
kapattım gözlerimi açmıyorum...
..
gözünün içine baktığım gençliğim,gidiyor ellerimin arasından usulca
ne yaşadım..?
artılarım nedir bu gidişte sorma sakın?
ben hep güzel şeyleri yad etmek istiyorum
acılar içimi deşiyor...
anmak istemiyorum..
güzel şeyler çabuk bitermiş derler ya hani
gençlik belki güzel ama gidiveriyor işte
bakakalıyorum ardından da..elimden bişey gelmiyor
çaresiz kalıyorum ben zaten hayatımdaki gidişlere hep
..
ne çok şey varmış şükretmek için meğer....
oysa ne kadar da önemliymiş;
bedenimi taşıyan ayaklarımın üzerinde durabilmek
yatağımda kıpırdamaksızın yatışımın bilmem kaçıncı günündeyim
gördüğüm tek gülen yüz beyaz kepli beyaz gömlekli insanlar
evimi özledim...
bir sürü olmaz düşlerime sarmaşıp yattığım yatağımı
tutunmak demir atmak istedikçe yaşama
nazara mı geliyorum kimbilir?
odamın camından görebildiğim yoldan geçen arabalar benden habersiz
..
yüreğimdeki bütün kalemleri topladım
sana yazmayacaklar artık..
usul usul kaldırdım anılarımı sana dair
ne varsa hayali pembe beyaz
griye boyadım kül renginde...
ben içimde yaktım sevgimin yapraklarını anlıyacağın
kısacası isyanım şaha kalktı sensizliklerimde
ellerim titremedi gözlerimi kaparken gözlerine
inan hiç üşenmedim sensizliğini derlemeye
sen nasılsa yoktun ki...
..
bu gün de fal tuttum şarkılardan
bu gün de ikimize yazdım...
vazgeçmedim beklemekten bu gün de...
uzaklardan gelen her gölge sendin yine düşümde...
ben seni bu gün de bekledim...
..
Ya ben büyüdüm,
Ya da dar gelir oldu her yer bir anda
Boğazımda düğüm düğüm hüzün
Yutkunamıyorum...
Tıkanıyorum..
Bu gün kendime bile hükümsüzüm
Ellerimden daha yorgun yüreğim
Çaresizliklerim kement olmuş umutlarıma
Yalnızlıklarımı sırtlanmışım yine
Ölüme beş kala şaha kalkmış kırgınlıklarım
..
gözlerim ararken seni söylesene neredeydi gözlerin?
hangi yüreği umursamaza takılmıştı yüreğin?
hangi kadir kıymet bilmezin eline düşmüştü gözyaşların?
nerdeydin söylesene ben umutsuzluğumu sarmalarken?
yanağımdan süzülürken sensizlik damla damla
kilitler vururken senli anılarıma ben
neredeydin sen söylesene vefasızım...?
yokluklarımı yaşarken yokluğunda
ümitlerimi birikitrdim hep burda ben
biliyordum ki olmıyacaksın,hiç olmamıştın...
..