Ülkemizin son zamanlarda kanayan bir yarasına değinmek istiyorum. Son zamanlarda sosyal medya da patlama yapan kitap merakı malesef ülkemizde yanlis yerlere doğru ilerlemekte. Ülkemizde gittikce etkisi azaltilmaya başlayan Edebiyat safhası son zamanlarda bırakın azaltılmayı adeta ayaklar altına alınıyor. Cok okumayan bir ülke oldugumuz açıkça ortada. Milenyum çağı diye adlandırdığımız bu 18 yıllık dönemde malesef Turk Edebiyati eskisi kadar yoğun ve etkili eserler verememekte. Bunun verdiği boşlukla da özelllikle simdilerde bazi sosyal medya fenomenleri ve şarkıcı birey ve bireyler uzmani olmadığı Edebiyat dalına yönelmeye başladılar. Bunun neticesinde parasi olmadığı icin kitap yazamayan nice usta yazarlardan,Para basan ama kitap yazamayan kendisine yazar diyen bu kesime muhtac kaldık. Muhtac derken beyan etmek istediğim şudur; Son birkac yılda toplumu ve bireyi akıcılığa sürükleyecek,icinde gercek olgu veya olaylarin ele alınmadığı,gerek üslubu gerekse edebi yönü zayif romanlarin cikmasi bu kesimleri kitap yazma konusunda cesaretlendirdi. Ozellikle twitter,you tube,instagram gibi sosyal medya aracılığıyla topluma hitap etmis bir kac sahis ve sayfalar son zamanlar da çıkardığı kitaplarla bunu bize açık açık; gösterdi. Okurlarin bu konuda hassasiyet göstermeleri ve böyle kitaplari almamalari gerektiği şahsi dusuncemdir. Edebiyatimiz birakin eski de kalsin ancak öz kalsin,Bu tür iki dizeyi birlestirip basit bir süslemeyle duz yazilar yazip kendisini sair,yazar ilan eden kişiler Yasar Kemal,Sabahattin Ali,Resat Nuri Güntekin ve nice yazarlarin zamanında hatsafha ya çıkardığı edebiyat seviyemizi ayaklar altina alip ezmeye devam etmesin. Malesef edebiyatımızın gelecegi konusunda kendisini yaşca degil karakter bakımından; geliştirmiş,olgun insanlarin samimiyetinden baska guvenecegimiz bir şeyimiz yok,Umarim okur yazar kesimimiz bu saçmalığı en iyi sekilde boykot eder ve edebiyatimizi bu sahis ve sahislardan kurtarir. Mustafa Kemal Atatürk ün de dedigi gibi;Tüm ümidim gencliktedir.
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
yılda en az 12 kitap
yani ayda bir kitap okumamışsam kendimle
sürtüşürüm ve kendime çok kızarım
geçen yıl bunu yapamadım
kendime öfke içindeyim
asla kimin ne okuduğu ıle ilgilenmem
mesela kızlar yani bizler gençken
benim jenerasyonum demeliyim
cep fotoroman okurduk
ben de onları okudum..
erkekler de o zamanlar texas tommıks okurdu
ben yine o yaşlardan kısa bir süre sonra yani ondörtlerde
dudaktan kalbe el kızı aziz nesinin bir kaç kitabını
sonra başka bir roman birinci dünya savaşı zamanlarında
yani maceristanda geçen
çok tesirinde kaldığım bir aşk hikayesi vs. vs.
her kitaptan insan birşeyler alır
o yüzden ne okuduğumuz değil
nasıl okuduğumuz ne aldığımızdır mühim olan
zülfü livaneli şu aralar en çok okumaktan zevk aldığım yazar
esas olan okuma alışkanlığıdır
kimin ne okuduğu değil
daha ziyade okuduğum ya da sizin okuduğunuz kitaplardan
size ne verdiğini paylaşırsanız
karşınızdakinin merakını uyandırırsınız
ve belki de onun da o kitabı okumasını sağlarsınız:)
ben bunu genelde böyle yaparım
sonrasında da kitap üzerine konuşma ve tartışma platformu oluşur!
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta