Heyecanların üstüne perde örtüp
Almış başını Sevda
Koyulmuş masallar diyarına
Kavuşamayan bütün aşklara inat
Düşlerde bir tutam umut bırakıp
Serpilmiş birkaç avuç duaya
Dökülmüş mazi tırnaklarımdan
Nereye kaçsam peşimdesin
Düşünmesem seni, yok olacak gibi
Nereye dokunsam gözlerin
Hep altılı yaşlarda çakılı
Kırık dökük aynalarda
Ayak altı yeminler
Paramparça elin yüzün
Gözlerde koca bir siyah
Gecenin ismi karanlık
Kendi hüsran
Kalbimin durduğu andır
Ay'ın yere düştüğü an
Böylesine bir gidişi ömrüme nasıl sığdırırım
Her acıya yeni bir şiir hediye etsem de
Yine isimsiz, yine bomboş dizelerim
Gözlerimde hep bir yangın,
(Birkaç damla kan düşmüş kadere
Büyümek hep acımak anlamında)
Sevginin bedeli var mıdır ödenecek
Veya kim koyar kurallarını sevdanın
Satın alabilir miyim çok çalışsam
Ι
Kaldırımda oturan küçük kız çocuğu
Beklediği sevda renginde pabuçlar
Bir ayağı boşta
Diğeri ise çamur da
Her şey bir oyundu... Biz iki kişiydik.. İkimizde ayrı ayrı oynuyorduk bu hayatı... Ben yılları hızlandırma derdinde... Sen kendi derdinde...
.......
Bir bir döktü yapraklarını sevdam.. Ve tek celsede bitti bütün bir ömrü kaplayan hayaller... Şimdi son sayfasını kapatıyorum umutlarımın..Hangisi daha acı bilmiyorum.. Kalbimi sıkıştıran isminle boğuluyor nefesim...Sen bakamadan senin kanlarını akıtıyor gözlerim.. Meğer acını taşıyamıycak kadar yüklüymüş yüreğim.. Biliyorum bitti... Ve ben resmini bile bitiremeden kırdın kalemimi.. Oysa daha yüreğini çizememiştim... Ve bakışlarını kondurmamıştım gözlerine..şimdi Kokunu sindirdim içime.. Son gülümsemem sende... Son içtenliğim.. Son hayalim ellerinde... Artık çıkıyorum aşkın bütün takvimlerinden.. Bu sefer geçmeyecek biliyorum.. Düşüncelerimi bile acıtırken bu sensizlik bu kez yenildiğimi görüyorum... Bütün kapılarını çarptım şimdi dünyanın sadece seni biriktiriyorum kalbimde.. Eşiğine geldim yüreğinin... Merak etme dönüyorum.. Bütün adımlarım kanlı... Sorma...Daha ne kadar ağlayacağım bilmiyorum... Hani hep derdim ya korkmuyorum acı çekmekten diye.. Korkuyorum... Hemde çok korkuyorum...Biliyorum bu sefer gerçekten bitti... Şimdi kaybolup ankaranın bütün sokaklarında yok olmaya doğru yola çıkıyorum.. Son duamda sana mutluluğu bırakıyorum... Ve bütün renkleri... Son bir fırça darbesiyle karalara boyuyorum yüzümü...
Sorma bana..
Ayrılığı işliyorum ilmik ilmik
Şehrin soğuk gecelerine..
Yıldızlar ödünç verirken ışıklarını
Her yağmur damlasına bir umut,
Kırılgan sevdamın cam parçaları
Batıyor dillerime
Sonra binlerce kez yüreğime..
Habersiz bir Geliş
Ardından bir tek gidiş
Çocuktum daha…
Bütün oyuncaklar bir bez bebekten ibaretti
Saçlarına gizleyecektim bütün aşklarımı
Ve dikecektim ellerimle
Ömrümü kaplayan kan kırmızı elbiseyi
İÇERİK: 2 kişi – 1 senaryo – 1 dekor – Tek antrakt – Son şans
YER: İncecik bir yün iplik üzerinde – Soğuk zemin – Yakıcı ateş
BİRİNCİ OYUNCU: Karamsar – Hayatın okkalı tokadını yemiş, herkes den farksız ama herkes den ağır – Aşk diyor ve dudağından zehirler döküyor – Bir eliyle sarıyor diğeriyle itiyor.
Uzmanlık alanı: Kaçışları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!