Aşk diledim, kibir buldum.
Gönül verdim, eza gördüm.
Eski dosttan vefa umdum,
Yüzüme güldü de geçti.
Dermediğim goncaların,
Munis sevdalardan,
Saldırgan nefretler doğurttuk.
Bizdik ölen aşk için,
Aşkı yine biz öldürdük, yar...
Yüreğime dokunma hastayım;
İçimde bir şey öldü, yastayım,
Yeni doğan gün gibi ışıldardı gözlerimiz
Birbirimizin gözlerindeki aksinde.
Sen dağçileği, ben çitlembik,
Bir derdimiz arılardı.
Yakalamaç oynardık ateş böcekleriyle
Ve örtemezdi neşemizi hiçbir gölge.
Sevdalınım, seviyorum.
Bundan gayrı sözüm de yok.
Sen doldurdun yüreğimi,
Aşkın yoksa, özüm de yok.
Sen haklısın, haksız bendim.
Masumiyetimi,
Lise fotoğraflarıyla birlikte
Kutulayıp kaldırdım.
Karneye bağladım iyi niyetlerimi.
Saygım, herkese hakettiği kadar artık
Ve saklamayı öğrendim gerçek hislerimi.
İmkansız mı
Ezmeden, ezilmeden,
Üzmeden, üzülmeden,
Bozmadan, bozulmadan
Yaşamak?
Kendin olmak
Dipsiz bir kuyuda buldum kendimi;
Sen miydin her şeyi inkar eden yar?
Aşkın ve onurum terk etti beni.
Bitmedi bu öykü, içim hala har.
Boynumun borcusun, intikamım var.
Üsküdar’a gider iken aldı da bir yağmur,
Fena ıslandım.
Üsküdar’ı bıraktı, gözlerimi aldı,
Gördüklerimi yıkadı,
Yoklukla kalakaldım.
Setreler pek temiz de hayatlar çamur şimdilerde,
Bülbüllerle oynaşı olmamış ki ömründe,
Sudan duru, kardan pak, yok zerrece lekesi.
Dik başını eğmemiş fırtınanın önünde,
Sevdaya eğer dedim, yandım Yaban Nergisi.
Ne dikeni budanmış parlak fiyonklu güller
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!