ECDAD VE TORUNLARI
Bir vakit yiğitler okuyordu dünyaya meydan.
Bu yiğitlerdir tarihlere destanlar yazan.
Ne zaman raflarda tozlanır olduysa kur'an.
O zaman çöktü yüreğimize maddi-manevi buhran.
Ey CAN halimiz harap ve durumumuz böyle perişanken selam yolluyoruz san ahirzamandan.
Bu can sana kurban ey GÜL-İ REYHAN.
Ne olmuşki halimize demeyin.
Biz kimiz biliyor musunuz?
Dün nerelerdeydik,nerelerde şahlanıyorduk?
Biz,dün malazgirt meydanlarında şahlanan bir kumandandık.
Biz,dün Niğboluda zalim avrupa krallarına: 'ehli imana şu zulmü yapmasınlar yoksa Sempiyer'in önünde atıma ot yedirmesini bilirim' fermanını haykıran Yıldırım'larla beraberdik.
Biz dün 'İstanbul mutlaka fetolunacak onu fetheden asker ne güzel asker,onu fetheden ne güzel komutan' hadisine mazhariyet kazanmak için topkapı surlarını önüne alarak 'kahraman ordu! ya şu surların önünde şehid olursunuz ya da Ayasofyada namaz kılarsınız' diye haykıran Şanlı Fatih'lerle beraberdik.
Biz bugün anlıyruz ki; Cebrail(a.s) 'in Rasulullah(a.s.m) 'e 'al bu bir avuç toprağı, ne zaman bu toprak kana dönüşürse bilki hüseyin şehid olmuştur' deyip verdiği toprak
sadece kerbelada doğranan yiğitlerin toprağı değil.
Çanakkalede,Bosnada,Çeçenyada,Filistinde,Dimetokada,Kasmirde,Cezayirde ve bugünlerde Güneydoğuda doğrananların; sırf Allah dedi diye,
sırf Vatan dedi diye,sırf Bayrak dedi diye,sırf Namus dedi diye kolları ve bacakları budanan fidanların doğrandığı topraktır.
Yezid öldü diyorlar ama yezidler hala hayatta.
Kimi zaman dağlardadır yezidler kimi zaman koltukta.
Cebrail'in(a.s) Rasulullah'a(a.s.m) verdiği toprak hergün kana bulanmakta.
Ve biz rahat döşeklerde uyurken analar ve vatan kan ağlamakta.
Neden analara kan ağlatıyoruz? Neden Peygamberimize hergün birkaç Hüseyin acısı tattırıyoruz?
Hazır lokma olmamız için içimize milliyetçilik,mezhepçilik,meşrepçilik tohumları atan ve küfür suyu ile suluyorlar... Bunlara neden dur demiyoruz?
Gelin oyunlarına gelmeyelim bu yezidlerin ve gelin küfür suyunu keselim.ki yeşermesin tohumları bu vampirlerin...
Bunlar vampir misali kanımızla besleniyor.
Bir zamanlar dünyayı titreten ecdadın torunları birleşmek için neyi bekliyor.
Hala ırkçılık,hala sünnilik-şiilik,hala milliyetçilik...
Yeter artık! Ayrılıklara bakacak vakit değil aynılıklara bakalım.
Hepimizin Allahı, bir Peygamberi bir,Vatanı bir,Bayrağı bir değil mi?
Eskiden olduğu gibi aynı çatı altında,aynı payda altında,aynı birlikler altında toplanalım ve tek yumruk olalım.Bu yumruğu şu,parçalanmamızı bekleyen leş kargalarının masasına öyle vuralımki herkes titresin.
Ecdadımız 'torunlarımız şahlanıyor' deyip tebessüm buyursunlar. Kimin torunları olduğumuzu bir kez daha gösterelim.
Bitirelim şu besteyi...
Silahları saz,mermileri nota yapıp mehter marşını bir kez daha çalalım.
Ki bu marş leş kargalarının cenaze marşıdır...
Kayıt Tarihi : 4.4.2008 23:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!