Gamzelerine dalıp yitirmişim kendimi,
Kadalarını alıp bağlamışım bendimi.
Nazarına mağlubum bakarken donakaldım,
Sana doğru koşarken ne çare sona kaldım.
Hep dualarımdasın boş olsa da şu eller,
Yetiştiğimde ise mevzi almıştı eller.
Onmaz derde duçarım diz bağlarım çözülmüş,
Umurunda mı Leyla, Mecnunun çok üzülmüş?
Kararsız bırakıyor yoğunlaşan efkârım,
Sensizlikte sadece tefekkür benim kârım.
Gecem gündüze gebe hayal rüyamı besler,
Ney’li terennümlerle gelen ahenkli sesler.
Cennetim olur musun diye sorduğum zaman,
Ölümü istemiştin hiç düşünmeden bir an.
O nasıl bir sevdaydı başımızda fır dönen?
Sahi ne şimdilerde bu içimizde sönen?
Seküler mi takıldık, dünya ağır mı bastı?
Maddeperest olduk da aşırıverdik mi kastı?
Dünyası cennet olan cehennemden zor çıkar,
Oraya varamadan kabir sıkar mı sıkar.
Biliyorum sen asla böylesi olamazsın,
Beni sende kaybedip sararıp solamazsın!
Sermayemiz uhrada kurtarsın ikimizi,
Ebede filizlensin görelim sevgimizi!
Kayıt Tarihi : 27.9.2010 00:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!