Ebcedhan Şiiri - Mücahit Koca

I

Geçmişe kök salmış
O dalgalı musiki
Yansımalarla gelen atalar sesi
Yeni bir çığlıktır ötelerden ötelerden

Şu başım üstünde şenlik ruhum kanatlı
Kardan eser kalır mı
Vurulup düşmüşsem eğer gölgemden çıkan
Şaha kalkar güzel canlar
Kükrer aslanlar gibi

Yıldızlarla düşlerde yapılan söyleşi
Siz arınmanın kutsal işçileri
Bir adım bir adım
Gelin taşınsın sevgili
Tutalım ucundan arkadaşlar
‘Can bir cihan iki’ esenliği

Günler neşeli her şey güzel
Gönlümle baş başa bir saatte
Binler hikmet
Binler nimet
Ey başağa durmuş coğrafya
Dünya aşka susayanlar

Bekler o ilk güzel sofrayı hizmetçisi

II

Silkip atamadığım o geçmiş akrep sayfaları
Düzmece öyküler kulaklarım insafsızlıkta
Üstüste yığılan bunca ağrılar
Çocuklara yastık olmuşlar
Gökyüzü gülüşü kaybolmuş
Kefen dokumuşlar

Yaktığım o vahşi törenler yaz-boz tahtaları
Bir devrimin çarpık boy aynasıdır
Dallarda gezinen rüzgâr
Körükle ateşi temizlik için
Kurşuna dizilmiş bunca günleri
An

Erincin tutkunu leylâklardan
Sen dinle sen
Yeni yeni kendine gelen sen
Aşk dâhisi Ferhat gibi sen
Kucaklayıp pencerende
Öne çıkmak
Bir fetih giysisiyle sen
Kutlu bir eylem kılıcı yapılmamış
Yapılır belki
Canımla suluyorum toprağını yerin

Merhaba sen özlenen şafak
Destan olmuş yeni sayfalar

III

Gelecek zamanlara ayarlı bomba sen
Taarruz zamanı Ebcedhan
Sağlık haberi şiirlerle dünyayı titreten
Ölmez kutsal metinlere sarılmış
Bu kavga büyür de büyür
Kılıç yolunda ho-tito-hup heyemolalarıyla
Kalem güzelinde güzellik sevgi dernekleri

Akılla erdem hesap kitap konuşması
Günlük ekmeğim savaş ilkeleri
Büyüsünü bozan gecenin
Kutlu ölüm başkaldırışı bir karar
Konuşan Afrika devrimi
Hayat olan rengiyle akan
Kanayan müslüman kan var ya
Güvensizliklerden bir cehennem atlasında
Lekeli insanlar tapınağı
Bir gece esareti
Dinleyin tankların taşıdığı çığlıkları
Kızıl bir şafakta sabaha bakıp duran
Başlıyor şairin eylemi

İlki kendi koyumun gevşek avcıları
Yüzleri soluk kadavralardan
Sonra rakip dünyanın rezilleriyle savaş
Heyecanlar doğumu bir sabah
Ya olmalı/
Ya ölmeli/
Sesi gelen uzaklardan

IV

İmbikten geçirir gibi incelt incelt dizeleri ustaya sun
Tezden kurtul yokluk düşmandır sana bana

V

Kutlu ülkeye kılavuz olmuş erenler bağlılığı
‘Emek bir dua’dır dürüst işçinin sözlüğünde

En zor soru bu hesaplamalar
Nimete zorla-zerle gidenler
Şu ateş göğünün altında
İnsanın beynini zonklatan şüphe Ebcedhan
Ehil miyim şiire katlanabilir miyim,
Yoksa kuru insan savunucularından
Rüşvet alan adam sen ben miyim sakın?

VI

Şimdi nerede hangi sahilde
Açılmamış küflü kapıların sayısınca
Yüzyıllardır açılmayıp biriken
Ötelerin desteklemesi en derin görevinle Ebcedhan
Etkilenmenin ilk bağlanmanın son baklasında
Bir usta elin yakınlığı duyduğum

Dünya kayıp gitmeden ayağının altından
Sana büyük depremin diriliş şöleninde
Gönülde doğan geleceğim
Hicri yüzyılın başında tarihle doğum sözleşmesi
Bir gökyüzü davetinde
Heyecanın en koyu rengiyle
Yapacağını düşün diyordu zamanın şerefi

İnandım/
Soyundum/
Giydiğim tehlikeli uçuş elbisesiyle
…yardan yara
Yamacında ölüler yaşayan evlerden
Ruh olmaya ant içmişlerin
İşte ilk yolculuk anonsu
Beklenen yarış ulular hakemliğinde
İlk sınav sonuncuyu gösterir derler
Dualarla
Haydi başla

Mücahit Koca
Kayıt Tarihi : 21.9.2018 21:39:00