Düzce yaramı sarıyor şimdi Şiiri - Barış ...

Düzce Yara’mı Sarıyor Şimdi

Simit satan ergenler üşüyor. Mülk ağır, simit öğün doyurur korkma, biraz meyanlı redifler diz simitçinin şiirlerine. Cennet kokusundan bir şiir yaz Âşıklar Tepesine, her kadının gerdanından dökülsün Güzel dere şelalesi. Biriksin karadüz yaylasına.
Düzce Yara’mı Sarıyor Şimdi
Tren görünümlü vagonlar geçiyor traktörün kadrajından, Cedidiye caminde sal beni. Filistin yardım bekler ana kucağından. Bir yavru ağlar sol yanımda, feryat figan olur Düzce sokakları. Küçük savaşlar bitirdim kardeş kavgasıyla.
Düzce Yara’mı Sarıyor Şimdi.
Bir yanı Ankara, Bir yanı İstanbul şehrimin. Bolu’dan akarım Melen çayına. Çay muhabbetleri, ne hoş olur spor sokak’ta. Depremler yazarım her ananın koynuna. Artçılar vurur 1999 yerimden, ağıtlar güz boyu özünü tazeler, feryat, figan olur Efteni gölü. Dalga kıranlar sarıyor bedenimi, Bir ana ağlar yaralı yüreğinden, bir ana kavrulur eleminden.
Düzce yara’mı sarıyor Şimdi.
Zemheride ayaz üşür, saman dere şelalesi küsmü bize, çok parmak buz tutmuş gerdanından. Çoban kavalını çalsın, koyun meler şimdi. Ekmeğin buğusu, hasadın bereketi salmış buraları, Murat gözlerde uyur. Su uyur, düşman uyur, artçılar beni vurur Akçakoca’dan. Bir yanım ağır hasarlı, Düzce kokar ufak, ufak poyrazdan.
Düzce yara’mı sarıyor Şimdi.
15 Temmuzda vurun beni, çok katlı mezarlar çıkın bana, bayraktan kefen biçsin Düzceli terzi, şehit düştü sol yanım… Şehit.
Toplu selalaırım var benim, zira hükümsüzdür zayi, Filistin kokar sokaklarım. Halep’te yürek yaralarım. Koş yolcu, kurşun hep tanıdık adreslerde şimdi. Mescidi Aksa da Tekbir, Rasim Betir Paşada kardeş seslerdir bunlar.
Bak güneş yüzünü gösterdi, Düzce Avuçlarımda filizleniyor. Parfüm satan pirin dükkânından düştüm avuçlarına. İkbal’ne ulaştı sesim. Çığlık sukut, sukut altın bugün.
Düzce Yara’mı sarıyor şimdi
Düzce Avuçlarımda Filizleniyor.
Barış kul