şiddetimden zorumdan içim içme sığmaz
kırlangıçlarım çırpındıkça çocukların ölümü gelir aklıma
deliliğimi oysa muammalı sayarlar sayı saymayı bile bilmeyenler
atılan her bomba sıkılan her mermi suratımda parçalanır
duydun mu hiç ah! çektiğimi…
kanlarla sulanır sokaklarım özgür vatanım
hanginizin umrunda kadehlerini tabaklarını tokuşturanlar
attığınız her çatal bıçak nasıl da suratınızda patlayacak
bilirim çocukluğumda yazığım duvar yazıları yüzünüze nasıl tükürdüyse
destanım da kafanızı koparacak bir gün…
nasıl fırlamıştım yatağımdan yüzümü bile yıkamamıştım
kolumun birini bile giymeden önlüğümü çantamı alıp çıkmıştım
hemen bahçeden çıkar çıkmaz okulun bahçesine bakmıştım
koşa koşa geç kaldım diye her gün geçtiğin yollardan geçmemiştim
geldim geldim kimseler yoktu kapının önünde sen hiç yoktun oysa gelmiştim
aynalara bakmadan “çıkmamıştı” diyordu sakallarım
kim daha çok seviyor söyle hadi bağıra bağıra dedim
zamanı değildi ki okulun kimse gelmemişti hele sen hiç gelmemiştin
şiddetim zorum nasıl da erkenden getirmişti…
Kayıt Tarihi : 10.8.2011 16:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!