Duyarlar mı Sizi Şiiri - Nalân Çelik

bir çocuk daha yapmalısın diyordu bir ses
işaret parmağı dolaşıyordu
yağsız etsiz tabaklarımızda

abla tam üç ay oldu
biz ön dört saat çalışıyoruz
pencere kenarında çatılarda
söyle o göbeği şişkin adama
bizim hanımın doğumuna az kaldı… ilk bebeğimiz
hani bizim sigorta
deneme deneme deneme süresi
bıktım denenmekten 20. katlarda
masa başında sakın bana şiirsel konuşma
“uçmaya hazırlanmaktır düşmeyi göze almak”
az önce okudum
bizi duymayanların reklam panosunda
ben yürümek istiyorum yürümek
insanca
bayramlara emeğimle yürümek
duyarlar mı sizi

iki çocuk daha yapmalısın diyordu kızgın bir ses
işaret parmağı dolaşıyordu
yatak odalarımızda rahimlerimizde

bir çocuk…
üç numara
ağlıyor okul çantası kucağında
kokulu silgi getirecekti babası
maaşını aldıysa bir de dondurma
uçmaktan zehirlenmekten göçmekten yorulmuş
bir yaralı kuş… düştü
bir yaralı kuş
bir yaralı kuş daha
onlarca yaralı kuş
görmeyi bile unuttukları Marmara’nın kıyısına
Tuzla tersanesinin her yanına
kanatlarında silgi kanatlarında dondurma
gagasında et
duyarlar mı sizi

altı çocuk daha yapsaydın diyordu
işaret parmağı iyice uzamış alaycı bir ses
yemek yerdiniz ödül de alırdınız
televizyonda Türkiye sofrasında

yumruk olmuş parmaklar
ezan sesi dua sesi hıçkırık beddua sesi
yürüyordu tabutların arkasında
duyarlar mı sizi

Nalan ÇELİK