Sana vaat ettiğim topraklarda hükmünü sürüyor zülüflerin ve cemalin bin parçaya bölünüp bin güneş oluyor. Isıtıyor sana inşa edilmiş sarayları, mabedleri…
Bir dua dökülüyor avuçlarımdan kardelenin duası gibi. Hazan giyinmiş Haziran süzülüyor aylardan. Ezan’ a makam ismin sanki. Cismine soyunan tabiat ismine sarılıyor.
Sığınmacı ve de adanmış hayatımın koyu sularında ıslanan ilticacı düşü. Unutmadım merak etme. Bir bayram arefesi, kapı gıcırtısı ve de patlayan hücrelerim inletiyordu şehrimi. Buz kesmişti kaldırımlar ve dualar sağanak sağanak dökülmüştü avuçlarımdan.
Sevmeye mecalin kaldımı diye sor bir kere. Eminim sakıncalı cümleler kuracaksın adına müebbet denilen. Çürüyen, rezil, kadehlerdeki çarpışmalar gibi kepaze eminim.
Karanlık şehir duy. Hiç durmayacak gözyaşımın emaneti şehir duy. İsmine soyunduğum, cismine sarıldığım, müebbeti olduğum ey! Çürümeye yüz tutmuş bir şehir sallanıyor satır aralarında. Duy, ey makamında çalan şarkı…
Önder ÖZTÜRK
12 Haziran 2009
03: 15
Önder ÖztürkKayıt Tarihi : 14.6.2009 11:53:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Önder Öztürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/06/14/duy-23.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!