Duvar Dibi...ÖLÜMLER Şiiri - Atiye Danış

Atiye Danış
205

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Duvar Dibi...ÖLÜMLER

Vakit,günün ikinci yarısını vuruyordu.
Şehrin kenar mahallelerinden bir cami de
Öksüzoğlu FERHAT'a,sela okunuyordu....
Aslında adı bir yerlerden aşinaydı....
Amma; Kim olduğunu bilemedim ya..
Yılın baharı,yazı,güneşi dururken,
Soğuk kış günü,olacak şey miydi bu?
Bizimkisi öyle sıradan...
Konuşuyoruz işte,havadan,su dan...
Ne varsa sarıyoruz,boş bir makara
Toplanmışız o kadim dostlarımazla,
Masamızda fukaralık üstüne muhabbet...
Seslendi yine o şom ağızlı gudubet,
HEY...Duydunuz mu? bre,millet...
FERHAT emmiyeydi bu sukutu sela,
Haydi ne durursunuz,koşun avluya...
Meğerse dün gece,direnişleri tükenmiş,
Bir duvar dibinde,bedeni buz kesmiş,
Öyle naçar ve küskün,HAYATA VEDA ETMİŞ.
Cesedini bulmuşlar bu sabah...
Patlak bir sokak lambası altında.
Öyleya,biz topyekün haddimizi biliriz,
Garibler,bi kesler mezarlığında....
O'na da,üç beş küreklik yer eşeriz,
Delikanlının hasıymış FERHAT,
Yiğitler gibi gömer....
Sonrada paşa,paşa döneriz.
Kim bilir....
Bundan sonra hangi duvar dibinde,
Hangi sahipsizlerin naaşını alır,
Yine bu mezarlık yollarına DÜŞERİZ.

NOT=YAŞANDI ve GERÇEKTİ..

Atiye Danış
Kayıt Tarihi : 24.4.2008 18:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Yusuf Değirmenci
    Yusuf Değirmenci

    atiye hanım ne yazıkki kimsesizlerin sonu duvar diplerinde hayata son vermek oluyor 1964 yılından tanıdığım birisi vardı o genç yaşta yazmıştım
    sizin düşünceleriniz bende o zaman ouşmuş ki bu şiiri yazmışım sizn ferhatınız benim AHMET AMCA m aynı akibeti yaşadılar
    Ahmet amca

    Giderken amacı yok,gelirken de olmamış
    Altmış yıl yaşamışta, kendine eş bulmamış

    Düşünmemiş yarını,gününü gün eylemiş
    Bu gün buldumsa yerim,yarın hak kerim demiş

    Eşi,işi olmamış,sıcak aşı olmamış
    Yaşlılığı düşünüp,tedbirini almamış

    O şimdi yatağında yaşlanmış bir hastadır
    Azrail’i döşünde, can almak kastındadır

    Kurtulmak imkansızdır, ecelin pençesinden
    Herkes döner sırayla, bu yolun köşesinden

    Ne atlı geçer bu yoldan,ne rastlanır yayaya
    Gelmiş yolculuk sırası,şimdi Ahmet amcaya

    Bir şey anlatmak istiyor ağlamaklı bakışlar
    Üzüntüyü belirtir,yanaktan akan yaşlar

    Onun hayatında da ne fırtınalar esmiş
    Belli ki yaşamaktan artık umudu kesmiş

    Hep hırpalamış durmuş onu hayat kırbacı
    Ahmet amca çaresiz, hala çekiyor acı

    Azrail’i dost diye çağırıyor sonunda
    Verecektir ruhunu,vakit geldiği anda

    Bilinmez müze gibi kalacaktır otağı
    Hep bekleyecek onu, kırık şarap bardağı

    Çekintinin simgesi,alnındaki çizgiler
    Anlatmak istiyordu,yetmiyor saniyeler

    Paylaştığı son anlarıydı hayallerinin
    Anıtı gibiydi sanki,gülmeyen kaderinin

    Perde,perde inerken,gözlerine karanlık
    Gırtlağında hıçkırık, düğümlendi bir anlık

    Bir asrın bittiğine bile tanık değildi
    Ahmet amca, altmış yıl yaşadı ve yenildi

    Dünya, bu gelenlerin, hiç birine kalmıyor
    Ecel,hayata nokta,insan ibret almıyor

    Onun tertemiz naşı, neler anlatıyordu
    Şimdi başındakiler,hep ona bakıyordu

    O cenaze asırlık çınara benziyordu
    Her dalında bir ayrı efsane geziyordu

    Bir dalında dertleri,diğerinde çileler
    Birinde gülmez kader,öbüründe hayaller

    Umutları bir dalda, kurumuş yaprak gibi
    Desen,desen suratı,çatlamış toprak gibi

    Altmış yıllık hayatı anlatan bir tarihti
    Hayatının özeti hiç gülmeyen talihti

    Dünyanın Ahret’e, bir hatırasıydı o
    Giden yolcuların, en sonuncusuydu o

    Ufuktan caddelere iner iken kızıllık
    Kucak açmıştı ona, gel diyordu mezarlık

    Uğurlayanlar üzgün,gözler ise buğulu
    Onlarda gün gelecek, kat edecek bu yolu

    Saatler adım,adım ilerliyor bu anda
    Gidiyor Ahmet amca,dört kişinin omzunda

    Şair Yusuf Değirmenci



    Cevap Yaz
  • Halil Şakir Taşçıoğlu
    Halil Şakir Taşçıoğlu

    ÇOK HÜZÜNLENDİM.DUYARLI YÜREĞİNİZİ KUTLUYORUM.bENİM DE GERÇEK HAYATTAN BENZERİ BİR ŞİİRİMİ SİZİNLE PAYLAŞMAK İSTEDİM.SELAM VE DE SAYGILAR............HŞT


    Yoksulun Ölümü

    Dar gününde elinden tutmayacak sa devlet,
    Vicdan firar etmesin, insaf hiç şaşırmasın..
    Bir de sahip çıkmaz sa, bel bağladığın evlat
    Allah elden ayaktan, kimseyi düşürmesin...

    Kulak veren olmadı, yoksulun avazına..
    İki damla yaş aktı gözlerinden ağzına,
    Yutkundu, çıkmadı söz, dolandı boğazına..
    Allah kimseyi evlat eline düşürmesin...

    Yoktu, yoksuldu, naçar, ele güne muhtaçtı..
    Adam düşünce çaptan, karı da ele kaçtı.
    Oğlu var, kızı vardı, ama onlar da açtı,
    Allah gördüklerinden kimseyi düşürmesin...

    Adam, olan aklını sonunda yitirmişti,
    Onu öyle sahipsiz koyanlar bitirmişti..
    Kader onu yoksullar evinde yatırmıştı
    Allah kimseyi sıcak yuvadan düşürmesin...

    Birgün köprüde yattı, birgün çıkmaz sokakta,
    Dondu yorgun bedeni, kaldığı soğuk parkta..
    -Yoksulun biri- dendi, şimdi cesedi morgta,
    Allah vicdansızlara kimseyi düşürmesin...

    Antalya-2008

    Halil Şakir Taşçıoğlu


    Cevap Yaz
  • Özay Sağlam
    Özay Sağlam

    O'na da,üç beş küreklik yer eşeriz,
    Delikanlının hasıymış FERHAT,
    Yiğitler gibi gömer....
    Sonrada paşa,paşa döneriz.
    vay be.......hüzünlü ve de çok güzeldi....saygılar

    Cevap Yaz
  • Hasan Hüseyin Gömleksiz
    Hasan Hüseyin Gömleksiz

    ne yazıkki öyle şairim duyarlı ve güzel şiirinizden dolayı yürekten tebrikler

    Cevap Yaz
  • Aşık Alemi
    Aşık Alemi

    Harikaydi :) yureginize saglik kaleminiz daim olsun***Tam puan***

    Delikanlının hasıymış FERHAT,
    Yiğitler gibi gömer....
    Sonrada paşa,paşa döneriz.
    Kim bilir....
    Bundan sonra hangi duvar dibinde,
    Hangi sahipsizlerin naaşını alır,
    Yine bu mezarlık yollarına DÜŞERİZ.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (14)

Atiye Danış