Düşüyorum yine sessiz ve mahzun
Hüznün bahçesinden.
Çamura bulanmış gövdemle
Boğulmaktan kaçıyorum.
Her zamanki gibi
Düşselliğime bir vurdumduymaz metelik
Bir demir parçası saplıyorum.
Dizginlenemeyen bir arap atı misali
Kilometrelerce koşup yorulmayan
Kaçmaktan bıkmayan
Sessiz çığlıkları içinde yoğrulmuş
Naçiz bir yığının nihai temsilcisiyim.
Kimsesizliğin mağrur bestesi,
Tuvale vurulan her fırçanın
Tek renkli sevgilisi.
İmgelerin içinde
Yalnızca kendimi duyarken,
Sözcüklerle oynaşırken
Ve unuturken geçmişi geleceği
Şimdiye çivilenmiş bir adamım
Umursamazım, umarsız
Oğuzhan Karataş
Kayıt Tarihi : 25.1.2019 22:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)