Dertli bir türkü olmuş sevda dillerde,ne çalan bulunur sazın telinden,ne söyleyen bulunur gönülden.
Bir öykü yazdım sevdaya bir yürek düşürdüm,uğrunda ölürdüm ya,savaşmadan yenik düşürdün.
Şimdi hazan vakti kimse bilmez derdimi,gücüm yetmez gayrı güldüremem kaderimi fettan gözlerine düşürdün.
Her gece kabuslara uyku böldürdün,oysa her düşte seni görürdüm,genç yaşımda saçlarıma kar düşürdün.
Yıkıldım eğilmedim,bir gün olsun değişmedim,hal bilmezin önünde yerlere düşürdün.
Ne varsa güzel olan aldın süpürdün,bir volkandım söndürdün,küle döndürdün sevdamı ayaza düşürdün.
Adını kazıdım ömrüme,sevdanı yazmak isterken her günüme,kaleme kan düşürdün.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla