Ava giden avlanırmış coğu kez,
Vuruldun mu, vurdun mu sen bir düşün!
Kızgınlıkla akıl bir yerde olmaz
Görüldün mü,gördün mü sen bir düşün!
Günahin kalbine düşürür kara
Vicdan cılızlaşır, gönül fukara,
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Devamını Oku
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Harici itikat, körü körüne,
Yüzeyden sırıtır inmez derine
İman varsa var yoksa yoktur. Bu konuda tartışma yoktur. Fakat parlaklığının değişebileceği üzerinde de ittifak vardır. İmanı bir yüzüğe benzetirsek insanın parmağında bir gümüş yüzüğün olup olmamasıyla kıyaslayabiliriz.
Parmağında gümüş yüzük var mı, var.
İyi de kapkara olmuş ben ona bakınca siyah bir taş sanmıştım onu...
Esip de savursan değil, SAVURAN olacak.
Esip savurursan kara yel gibi
Keskin bıçak yoktur acı dil gibi
Gönül yordamıyla gonca gül gibi
Derildin mi derdin mi sen bir düşün!
Bak, burası şiir! Hele GÖNÜL YORDAMIYLA GONCA GÜL GİBİ DERİLMEK...
Esip savurursan kara yel gibi… BU, ELEŞTİRİM!
Keskin bıçak yoktur acı dil gibi… BU DA DİLİM!
DİLim acıdır ama MEYVESİ TATLIDIR. Hele dediğim gibi düzelt, aksayan yerleri de bir bak bakalım, tadından yenir mi bu şiir!
Harici itikat, körü körüne,
Yüzeyden sırıtır inmez derine,
Dili zehirlerken gönül erine,
Kırıldın mı kırdın mı sen bir düşün.!
DİL olayını sorgulamıştım. Yalnız HARİCİ itikat, DAHİLİ itikat meselesine değinelim!
İMAN ya vardır ya yoktur. Ya ALLAH'ın varlığına, birliğine Hazreti Muhammet S.A.V. ın O'nun kulu ve Resulü olsuğuna, mekeklerine, kitaplarına, hayrın ve şerrin O'ndan geldiğine, BAS GÜNÜ diriltilip hesaba çekileceğimize ya inanırsın ya da inanmazsın. Bunun içi ve yüzeyi yoktur.
İman, krem gibi sürülemez, ilaç gibi içilemez. Kabul edilmiş veya edilmemiştir. Çok önemli bir konu olup, ilk kabir suali olarak hepimizi beklemektedir.
Dinimizi yüzeysel veya derinlemesine bilmek, saf veya safsatalarla karışık şekliyle öğrenmiş olmak ayrı... Bu şekilde belirtilmeliydi.
Obooov.
Şiiri lime lime doğramışlar. İki kişi şiiri cellatların elinden almaya, kurtarmaya çalışmasa burası tam kan gölüne dönecekmiş neredeyse.
öz eleştiri zamanı...
kutluyorum anlamlı şiiri.
ekrem bozkurt
Otur da enerjini nereden alıyorsun, onu düşün demek istemiş.
Zulmete sövmekle biter mi gece,
Gaflet dev hacminde sağ duyu cüce
Hangi fişi taktın ihlaslı güce
Yoruldun mu yordun mu sen bir düşün!
İHLASLI GÜCE FİŞ TAKMAK… Ne fişi? Alışveriş fişi… Elektrik fişi… Hece fişi… Gece fişi…
Biz nerden bilelim, hangi fişi? Onu BÖYÜKLER BİLİR.
Fişi, yormak için takmış. Yorması gerekirken yorulmuş. Durulmuş. Tam kalbinden vurulmuş!
Vurulmuş da… Ben hâlâ anlamadım, İHLASLI GÜCE NEDEN FİŞ TAKILDIĞINI ve bu fişin NE FİŞİ olduğunu!
Bilen, bilmeyene anlatsın! Bu gece uyuyamam! Meraktan…
Ben ozan değilim ki :)
Tezene, telleri yakıp yıkanda
Virgül yürür gider, nokta kör olur
Fakat bazen de çok gerekli! Bakın, siz de TEZENE den sonra kotymak zorunda kalmışsınız. Anlam değişiyor, aksi halde.
GİDER den sonra konmayabilirdi. ŞİİR, yolunu biliyor. Klavuza gerek yok orada.
Bu şiir ile ilgili 96 tane yorum bulunmakta