ağır bir kütlenin altında uyandım bir ağustos sabahına
yoğunlaştırılmış demir parmaklıklar arasından
son güneş ışığını yakalamaya çalışırken
dünden sonra ancak bugün olabildi; yarınım meçhul
hasretime paravan çekilmiş tam kapalı ceza evinde
hücremin küflenmiş duvar diplerinde eğleşiyorum
Geçiyor önümden sirenler içinde
Ah eller üstünde çiçekler içinde
Dudağında yarım bir sevda hüznü
Aslan gibi göğsü türküler içinde
Rastlardım avluda hep volta atarken
Devamını Oku
Ah eller üstünde çiçekler içinde
Dudağında yarım bir sevda hüznü
Aslan gibi göğsü türküler içinde
Rastlardım avluda hep volta atarken