Düşündükçe, üşüyorum…

“Düşünüyorum,
Düşündükçe, üşüyorum…
Nerde kanatlarım, düşüyorum…
Nerde zemin, emin bir yer;
Ayaklarımı yere basacağım! ”
* *
Var mısın feda etmeye kendini
Bir mum gibi erimeye var mısın?
Benliğin yerlere at, çiğnesinler!
Arkandan bu nasıl âdem desinler!
* *
Nasılı sormam, aslına tutunur
Ellerim, bir defa gönülden bağlı…
Feryadını dinlerim asırların
Asırlar, sır hükmünde zamanın!
* *
Aile… Bütün mahremiyetiyle en kutsal çatı!
Aile… Toplumun çekirdeği… Özü!
Ailenin korunması bir bakıma;
İnsanın, hayatın, neslin korunması…
Nikâh, mukaddes bildiğimiz bir akit,
Özümüzden kaynayan söz bağı!
Hayatın iksiri onda…
Düşünüyorum da,
Son yıllar, değişen dünyalar ile
Yağılar mı bastı ülkemi…
Günümüz dekoru, korkutuyor;
Ürkütüyor bizleri!
* *
Bizleri korkutan, ürküten de;
Son yıllarda hızla artan boşanmalar!
Nedir, neler oluyor benim ülkemde?
Sabır taşı mı çatladı…
Helal lokma mı ağulandı!
* *
Rakamlar!
Evlilik hırkasını savuran rakamlar…
Sıksam huyunuz değişir mi?
Şöyle bir nazar etsem,
Arlanır, pusatlanır; edeple toparlanır mısınız?
* *
Evlilik!
Bütünüyle sorumluluk…
Fedakârlık!
Ehlini, emaneti korumak…
Bir büyük sadakat!
Kat ve kat,
Selamete açılan kapı…
Hukuku var bunun!
Birbirine, ‘hak’ ile bağlı…
“Kor ateşi çekmeye geldim
Aşk kandili yakmaya geldim
Bir menzile akmaya geldim
Dost, dost diye çağrımız bizim”
*
Eğreti rakamlar,
Vicdanları kanatarak söylüyor;
Ülkemizde ‘evlenme oranlarında düşüş’
Beri tarafta, ‘ boşanma oranlarında artış’
2010 yılında, “118 bin 500 çift boşanmış”
Bunu nasıl izah edersiniz…
* *
Evliliğin ilk 2 ila 5 yıl arasında boşanma oranı yüksektir;
Yüzde, 35,8…
Boşanma oranının en fazla olduğu bölgeler;
Eğe ve Marmara Bölgesi…
Ekonomik gelişmişliğin en fazla olduğu bölgeler!
* *
Bir başka ayrıntı;
Okuyan kesimlerde, okumayan kesimlere oranla daha fazla;
Yüzde 39,9…
En fazla boşanmalar, ‘yaş ortalaması’
26-35 yaşları arası;
Yüzde 42,9
* *
Sebepler!
a.Eşlerin sadakatsizliği, yüzde 24,5
b.Fiziki şiddet, yüzde 17,6
c.Sevgisizlik, yüzde 17,4
d.Alkol ve kumar gibi kötü alışkanlıklar, yüzde 17,3
Evlilikte, sadakat demiştik!
Evlilikte, fedakârlık demiştik!
Evlilikte, samimiyet demiştik!
Evlilikte, dürüstlük demiştik!
Evlilikte, tahammül demiştik!
Hadis; “Hepiniz bir sürünün çobanı gibisiniz. Çoban sürüsünü koruduğu gibi sizde evlerinizde ve emirleriniz altında olanları Cehennemden korumalısınız. Onlara Müslümanlığı öğretmelisiniz. Öğretmezseniz mes’ul olursunuz”
Aile, kutsi bir sorumluluktur…
Sorumluluk, fedakârlıkla güzelleşir…
Vefayla yüceleşir…
Şefkat ve merhamet hisleriyle ulvileşir…
Evlilikte; hayatın ve neslin korunması/ devamı vardır…
Evlilik, ‘paylaşma’ ve sürekli insanın kendisinden ‘özveri’ kültürüdür…
Özellikle günümüzde giderek artan ‘boşanmalar’ üzerinde çok titiz çalışmalar yapmalıyız…
İnsanımızı, bu kutsi çatının yüceliğine ve evlilik kültürüne, onun sorumluluklarına hazırlamalıyız…

Ailenin harcına; sabır konulmuş, fedakarlık konulmuş, merhamet konulmuş, aşk ve sevgi konulmuş, ahlaki güzellikler/ faziletler konulmuş, doğruluk/dürüstlük/samimiyet/hamiyet/ bir büyük emanet konulmuş! ..
Ve özellikle Ahzap Suresi’nde evli kadın ve erkeğe bir çerçeve çiziliyor; “GERÇEK ŞU Kİ, Allaha teslim olmuş bütün erkekler ve kadınlar, inanan bütün erkekler ve kadınlar, kendilerini adamış bütün erkekler ve kadınlar, sözlerine sadık bütün erkekler ve kadınlar, sıkıntılara göğüs geren bütün erkekler ve kadınlar, (Allahın karşısında) güçsüzlüğünü anlayan bütün erkekler ve kadınlar, karşılıksız yardımda bulunan bütün erkekler ve kadınlar, nefislerini kontrol eden bütün erkekler ve kadınlar, iffetleri üzerine titreyen bütün erkekler ve kadınlar ve Allahı durmaksızın anan bütün erkekler ve kadınlar için, (evet,) bunlar(ın tümü) için Allah, mağfiret ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır.”