Düşüncen Türkçe,dilin Türkçe Şiiri - Yor ...

Nihal Mirdoğan
337

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

İftihar hâk eden,milletiz bizler
Türk'lerin dilinde özgündür Türkçe
Konuşurken sâdık titiziz bizler
Kuralları belli çizgindir Türkçe

Milli damgamızda dil müşterektir
Üç kıta dolaşan kültürü tektir

Tamamını Oku
  • Nihal Mirdogan
    Nihal Mirdogan 02.11.2017 - 05:47

    Merhabalar efendim. Öncelikle Antoloji Seçici Kuruluna teşekkürlerimi sunuyorum.Selâm ve saygılarımla, yorum yapan dostlarıma da minnettar olduğumu iletirim.

    Selâm Hikmet Çiftçi bey. Detaylı yorumunuza cevab hakkım doğmaktadır.

    Maalesef ki ; Antoloji sitemizde çok faal bir şair değilim.Şiir eklemeyi ihmâl etmem, lâkin çok yoğun olduğumdan diğer şair dostlarımın ve sizin sayfanızı takip edemediğim için üzgünüm.Ne güzel ki ; "Seçici Kurul" vesile oldu ,demek oluyor ki daha fazla vakit ayırmam gerekiyor.

    Efendim, yorumunuzu dikkatlice okudum.Sırasıyla "şu kelimenin şöyle yazılması gerekiyor "dediğiniz ifâdeleri izâh etmeye çalışacağım.

    (Ayrıca Azerbaycan Türkçesi de çok iyi bildiğim için, bazı kelimelerimde katışıksız Türkçe ya da eski Anadolu Türkçesini ,Yunus Emre dilini fazlasıyla kullanırım.Bunu da belirtmek isterim.Belki bu sebebten yadırgamış olabilirsiniz ,yorumunuzda benim faal olduğumu anlatırken aktivist kelimesini kullanmışınız,ne kadar da TDK bu kelimeyi almış olsa da İngilizce kökenli bir kelime olduğu için ben asla ve kat'â kullanmam.)

    Efendim şimdi izah etmeye çalışayım ;

    *"İftihar hâk eden..." demişim.Yazılışları bir, anlamları ve söylenişleri ayrı olan kelimeleri ayırt etmek için a harfin üzerinde uzatma amaçlı işaret konulur.Burada kullandığım inceltmek için değildir,a harfleri uzatarak okunur.Bu asla bir hata değildir.TDK maalesef inceltme, uzatma, şapka işaretlerini kaç kere kaldırdı ,tekrar yerleştirdi, tekrar kaldırdı.Ben böyle oyun oynayamam.Eğer okurken a yı uzatarak okuyorsam uzatma işareti olarak harfin üzerine "^" koyarım.Nasıl ki " sâdık" kelimesine de, a üzerine uzatma amaçlı "^" koymuşum.

    *ahengtir; Gazellerin büyük çoğunluğu yek-ahengtir. Misâl ;Yahya Kemal Beyatlı ;"Şiir, musikiden başka bir musikidir, içimizdeki ahengtir.Buna "öz şiir" ya da tad şiir denmelidir demişti.Yani dilin doğru kullanılmasıyla eşdeğer görüyordu.Şiirimde "müşterektir,tektir,ahenktir" yazabilirdim ama illâ ki aheng olması gerekiyor.-tir ekleri de şiirin ses uyumuna göre ayarlanmıştır.

    *“Vârı tüketirsen bezgindir Türkçe” "O halde uzatma veya inceltme olamaz demişsiniz." Olur efendim.Var kelimesinin iki anlamı vardır.Bir tanesi iyelik bildirir yani evi var arabası var gibi...Diğeri de dünyada ya da düşüncede yer alan,vâr olan anlamında vârdır,a harfi üzerindeki uzatma amaçlıdır.

    *"Kelimeler arasına virgül koyunca ayrı yazılmış olmuyor.
    Aceleciliğimizin en bariz örneği…" demişsiniz.Şiirlerde gerekli yerlere virgül koymak şairin isteğine bağlıdır.Yeni nesil şairler virgülü kullanmıyorlar, lâkin ben kurallarıma devam ederim. Birbiri ardınca sıralanan eş görevli kelime ve kelime gruplarının arasına virgülü koyarım efendim.

    Bunu mu demek istediniz yoksa boşluk bırakmadığım için mi ?
    Şekile mi bakıyorsunuz,virgül aralarında boşluk bırakmamak sizin için bu kadar mı önemlidir ? İçerik ,teknik, imlâ kuralları çok daha önemli değil mi ? Bu şiirdeki Türkçe dilinin tarihini dönem dönem yazarak anlattığım ve heceye döktüğüm bu şiirimi seçkiye lâyık gördüğü için Antoloji'ye bir kez daha teşekkür ediyorum.


    *Bir arkadaşın da belirtikleri gibi ;

    “Yanar alev alev kopuz telinde
    Yanar alev alev Turan ilinde”
    Bu denli tekrarlar şiirde ne kadar uygun düşer, düşünmek lâzım." demişsiniz.Efendim,bazı didaktik şiirlerde ( Bu şiir didaktik şiirdir ) seslerin,vurguların,kelimelerin tekrarlanması biraz da olsa ,sert uyumu yumuşatması gerekir düşüncesindeyim."Bir uç Avrupa ve bir uç Asya var" çünkü ders niteliğinde bir şiir bu. Türkçe'nin bugüne kadar gelişi ile alâkalı bilgi aktarmak zorundayım.Az da olsa nağmeleri serpiştirmek uygun düşer.Sizlere uygun olmayabilir.Siz düşünmeye devam edin.Eleştiriye sunduğunuz hiç bir maddede bir hata yoktur.Sadece bir hatam var aşağıdaki yorumda Cuma Ali Çetin bey "Dilbilgisinde süzgündür Türkçe"burada hece eksiği var.Evet haklıdır,Şiirimi ekleme tarihine baktım ki bu şiirimi Antolojiye 2012 senesinde eklemişim.Sahibi olduğum Şiir Fırtınası sitemize düzenleme yapıp "Ki,dilbilgisinde süzgündür Türkçe"olarak eklemişim.Çünkü 13 Ekim 2012 de Türk Sağlık Sen davetlisi olarak Giresun'a çağrılmıştım. Bu şiirim plaket almıştı.-Ki ekini ekleyerek okumuştum.O günden bugüne antolojide düzeltmemişim.Özür dilerim,Tekrar ediyorum ; Böylesine değerli bir konuyu önemsediği için özellikle ANTOLOJİ Seçici Kuruluna minnettarım.Yorum yapan değerli kalemlere teşekkür ederim.

    Hikmet Çiftçi bey, hakkımda araştırma yaptım demişsiniz lâkin beni çok az tanımışsınız
    "Bîtâb ise bir bünye vücut bulur illetler
    Tarih çöplüğündedir tedbir bilmez milletler"dediğim gün , dil, din ,tarih, vatanı şiirlerimde düstûr edinmişim.Hani M.Âkif Ersoy der ya ;Oku, şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa; Oku, zîrâ onu yazdım, iki söz yazdımsa." Kaç şair yetiştirdim, kaç hece şiiri yazmayı öğrettim, kaç kişiye mahlasnâme yazdım verdim, kaç kişiye aruz veznini anlattım ya da ezbere kaç Yunus Atanın şiirini etkinliklerimde okudum,faaliyetlerimin sayısını bile bilmiyorum.Üstelik fazlasıyla da alçak gönüllüyümdür..Kendimi hiç anlatmayı sevmem .Ve biliyor musunuz ki hâlen Türk şiirini çalışmaktayım."Gazel"lerimi özellikle çoğaltmak çabasındayım.Şiir Fırtınasından biraz vakit çalacağım Antolojiye daha sık gelmeye çalışacağım. Aşık atışmalarımı da ekleyeceğim.Sizin de şiirlerinizin takipçisi olacağım inşaAllah.Şiirlerinizde çok daha değerli konular üreteceğinize de eminim.

    Emeğinize ilginize teşekkür ederim.Bütün gönül dostlarıma gönül ve ilham zenginliği dileğimle.

    Selâm saygı muhabbetle...

    Nihâl MİRDOĞAN

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi 01.11.2017 - 14:29

    “TÜRK’ÇE…”

    Ne düşen, böylesi güzel konulu şiir için değerli Öğretmen Nihal Mirdoğan Hanımefendiyi içtenlikle kutluyorum.

    Seçici Kurul’u da unutmuyoruz tabii ki. Seçenlere ve güne getirenlere de teşekkürler.

    Hep TÜRKÇE dedik, şimdiye kadar.
    Hep TÜRKÇMİZİ doğru yazalım, doğru kullanalım dedik ve mücadelesini vermeye çalıştık. Yerine göre bir harf için, bir noktalama işareti için, bir bağlaç için yazıp eklediğimiz yorumumuzu düzeltip yeniden ekledik. Yeter ki, okuyan olursa belki görür, az da olsa örnek alır, anlayışıyla doğruyu yazmaya ve kullanmaya çalıştık.

    Şairemizin dediği gibi Türkçe Düşünüp, Türkçe yazacağız.
    “TÜRK/ÇE…”

    Bu arada, her birimiz kendimize göre yeni bir kural, yeni bir kullanım şekli yazmak, eklemek veya ‘ben böyle olmasını istiyorum’ şeklinde kafasına göre kelimeleri ve hatta işaretleri değiştirmeye, kendince yeni işaretler kullanmaya kalkarsa gerçekten de dilimizde gereksiz işaret yoğunluğu ve gereksiz kullanımlar artar. Bu da başlı başına dilimizin, cümle yapımızın, dilbilgisi kurallarının bozulmasına sebep olur. Böyle bir durumu bilinçli olanlar bozmak isteyenler dışında hiçbirimiz istemeyiz.
    O halde Miroğlu’nun da şiirinde ifade ettikleri gibi Türkçemize sahip çıkmak ve doğru kullanmak hepimizin görevi. Hele ki, edebiyatla, roman ve hikâyeyle, şiirle, araştırma yazılarıyla edebiyatımıza, kültürümüze bir şeyler katmak isteyenler, bu hususta daha titiz olmak zorundalar.

    BENCE TDK’NIN YAZIM VE İMLA KURALLARINA UYULMASI GEREKLİ VE YETERLİDİR.

    Bazen hepimiz farkında olmadan hata yapabiliriz. Ben hiç hata yapmayalım demiyorum, bilerek asla yapmayalım da, bilmeden ise en az yapmaya çalışalım. Hiç olmazsa yazdıklarımız son bir kez daha okuyup var ise yanlışlarımızı, eksiklerimizi düzeltip ondan sonra okunması için ilgili yerlere ekleyelim.

    Sayın Miroğlu ile aynı okuldan mezun olduğumuzu, edebiyat öğretmeni olduklarını öğrendim. Şimdi emekliler.
    Pek çok faaliyete katılan faal bir hanımefendi.
    Bu yönüyle, yani kabına sığmayan, gençlik heyecanını hâlâ yaşayan, hâlâ öğrenmek ve öğretmek için çırpınan, yerinde duramayan aktif bir kişilik.

    Çeşitli faaliyetlerde de şiirlerini bizzat okuyarak heyecanını, hayat anlayışını, dik duruşunu, ideal ve düşüncelerini sesiyle, cismiyle dile getiren bir aktivist (etkinci –TDK).

    Tereciye tere satmak babından olmayacaksa şiirle ilgili birkaç cümle yazmak isterim.

    hâk: Toprak,
    hak: adalet, hukuk, emeğin karşılığı ücret ve benzeri anlamlarda…
    Hak: Allah, Tanrı
    *
    ahengtir (ahenk): Sert sessiz uyumu gereğince ya “ahengdir” şekilinde olmalı veya “ahenktir” şeklinde…

    *
    “Vârı tüketirsen bezgindir Türkçe”
    vâr: Bulunan, var olan, mevcut.
    Türkçe bir kelime. O halde uzatma veya inceltme olamaz. Okurken vurgulamak istiyorsak okuruz. Ancak yazarken yazamayız..

    *
    “Düşüncen Türkçe,Dilin Türkçe”
    “Lehçeler,şiveler,ağızlardır bu”

    Kelimeler arasına virgül koyunca ayrı yazılmış olmuyor.
    Aceleciliğimizin en bariz örneği…

    Şuna kesinlikle inanıyorum ki, bazı durumlarda aceleciliğimizin kurbanı oluyoruz.
    Kendimize fazlaca güvenebiliyoruz.

    Bir arkadaşın da belirtikleri gibi;

    “Yanar alev alev kopuz telinde
    Yanar alev alev Turan ilinde”

    Bu denli tekrarlar şiirde ne kadar uygun düşer, düşünmek lâzım.

    Muhtevaya gelince, şiirde verilmek ve vurgulanmak istene bütün düşüncelere aynen katılıyorum.
    Yürek sesiniz yürek sesimizdir.
    Amaçlarımız aynı.
    Dilimiz, düşüncemiz “TÜRK/ÇE”dir.

    “Şiir Fırtınası” seslendirmelerinizden bazılarını dinledim.

    Kaleminize, yüreğinize, sesinize sağlık.
    Fikrinizle, zikrinizle, şiirlerinizle daim olun.

    Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun.

    Hikmet Çiftçi
    01 Kasım 2017

    Cevap Yaz
  • İlyas Ateş
    İlyas Ateş 01.11.2017 - 14:23

    tebrikler nihal hanım

    Cevap Yaz
  • Nazif Ünsal
    Nazif Ünsal 01.11.2017 - 11:29

    Gardaş dururken, kanka özüm değildir.
    Kaleminize yüreğinize sağlık, sayın Nihal Mirdoğan.

    Cevap Yaz
  • Nazır Çiftçi
    Nazır Çiftçi 01.11.2017 - 10:00

    Mantık ve akıl terazisi dengeli oldukça böylesine değerli ve değerli milletimizi ilgilendiren şiirler yazılır.Dünyada konuşulan üçüncü dil. Yani dilimiz bu kadar zengin iken diğer dillerden kelimeler getirmeye gerek yoktur. Gerçekten de beni üzen esnafların kullandıkları Arapça , Farsça, Latin DİLLERİ.......LEVHALARDA BOY GÖSTERİR. Ana dilini kullan be Türkiye'mde Türkçe kullanılır.Yazarı kutlar, seçici kurula teşekkür ederim. selam olsun.

    Cevap Yaz
  • Cuma Ali Çetin
    Cuma Ali Çetin 01.11.2017 - 09:58

    Yanar alev alev kopuz telinde
    Yanar alev alev Turan ilindekopuz telinde
    Yanar alev alev Turan ilinde

    bu satırlarda Yanar alev alev sözü iki kere yazılıp tekrara düşülmüş

    Bir uç Avrupa ve bir uç Asya var: satırında yine aynı sözlerle tekrara düşülmüş.

    Et, kemikten ayrı düşer demeyin
    Mâzi ve âtinin yekûn emeğin
    Üstüne, uydurup sözle gitmeyin
    Ata kültüründe düzgündür Türkçe.. bu dörtlükte kafiyeler zayıf olmuş.

    bazı satırlarda 6+5 kaidesine uyulmamış örnek: Dilbilgisinde süzgündür Türkçe.

    eleştiri şairin canıı sıkmak için değil eserlerin kalitesiiçindir günün şiirini ve yazarını kutluyor saygılar sunuyorum.






    Cevap Yaz
  • Maria Puder
    Maria Puder 01.11.2017 - 09:46

    Hece şiirlerini pek sevmem. Ama hem konusu hemde işlenişi çok iyi. İlk kez günün şiirini beğeniyorum .

    Cevap Yaz
  • Hüseyin Durmuş
    Hüseyin Durmuş 01.11.2017 - 08:01

    Dil bir milletin kendini, kendince anlatım biçimidir. Ne yazık ki Türkler, bilinçli kültürel savunu yapamamaktadırlar. Her türlü yabancı edebi saldırya da açıktırlar. Umarım bu güzel şiiriniz uyanışa ve öze dönüşe yardımcı olur. Tebrikler emeğinize ve yüreğinize.

    Cevap Yaz
  • Ahmet Çelik
    Ahmet Çelik 01.11.2017 - 00:58

    Şiirinizi okurken Türkiye genelinde iş yerlerine kullanılan tanıtım tabelalarının özellikle Türkçe olmaması ve sanal alemde bizim Şair Yazarların sanal kısaltmalı dil kullanmalarının beni çok üzdüğünü hatırlattı. Kutluyorum güzel ve manalı şiirinizi

    Cevap Yaz
  • İbrahim Kurt
    İbrahim Kurt 01.11.2017 - 00:05

    Günün şairini ve şiirini kutluyorum saygılar.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 14 tane yorum bulunmakta