Örneğin, yapı içinde, daha önceden, geliştirilen, uç veren ve Kurtuluş Savaşı sonrasının yapılaşmasına ilham olacak bir tutumda, Latin alfabesinin kullanımını yaygınlaştırmak isteyen Abdülmecit’tir.
Görüldüğü gibi çağdaşlaşma, batılılaşma yapının içinde, Osmanlının ağır yenilgili savaşları sonrası süreç içinde, adım adım oluşmuştur. Yapıdan çıkıp yapıdan şekillenmiştir. Birden travma yaratacak, soğuk bardağa kaynar su koyuşun etkisi ile şok bir hareket değildir. Bu, söylemden de halkın bütünü buna mütemayildir anlamı çıkarılmamalıdır. Ama halk da bunları hiç bilinmiyordu, yapı hazır değildi, birden ortaya çıktı demek, hiç tarih bilmemek, gelişi güzel konuşmaktır. Eğer böyle bir tarihi süreç olmasa, halkın yatkınlığı, halkın bilir ve duyar oluşu olmasa idi, bu girişim teşebbüsleri ile ikame edici; tamamen başarısız olurdu. Hâlbuki durum tersine olmuştur.
Atatürk devrimleri olarak bildiğimiz, bir yığın yenileşme, modernizasyon hareketleri olanlar:
1- hukuk; Tanzimat döneminin, en önemli güncel icabı hal meselesidir.
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
evet yine bir seri tüm hızıyla devam ediyor.emeğine kalemine sağlık hocam.selam ve dua ile.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta