Kaygıyla bakıyorum bizim kuşağa!
Geleceği ya boş ya karanlık görünüyor.
Böyleyken, bilincin ve kuşkunun yükü altında
Eylemsizlik içinde kocuyor.
Zenginiz biz, ta beşikten beri
Babalarımızın yanlışlıkları ve akılsızlıklarıyla!
Yaşam üzüyor bizi; dümdüz amaçsız bir yol gibi,
Bir şölen gibi yabancı bir bayramda.
Utanç verici bir umursamazlığımız var iyiye ve kötüye,
Solup gidiyoruz kavgaya girmeden daha;
Yüz kızartıcı korkaklarız tehlikeyi görünce
Ve iğrenç tutsaklarız iktidar karşısında.
Cılız bir yemiş gibiyiz, erkenden olgunlaşan,
Okşamayan gözleri ve beğenileri,
O öksüz yabancı gibi, çiçekler arasında asılı duran,
Ve düşüp giden, onların açma mevsimi.
Kuruttuk aklımızı yararsız bilimlerle,
En içten umutlarımızı ve o soylu sesi
Gizledik kıskançlıkla en yakınlarımızdan bile
İçimizde alaya alınmış tutkuların güvensizliği.
Henüz varıyorken tadına mutluluğun,
Genç güçlerimizi koruyamadık;
Duygunluk korkusuyla her sevinçli duygunun
Özünü sonsuzca çıkardık.
Şiirsel imgeler, sanat yapıtları
Tatlı bir çoşku vermiyor bize;
Göğsümüzdeki yarasız gömüyü ve son duygu kırıntısını
Koruyoruz açgözlülükle.
Sevgimiz de raslantısal iğrentimiz de,
Kurban vermiyoruz ne kine ne aşka,
Kanımızın kaynadığı an bile
Gizemli bir soğukluk egemen onda.
Sevmiyoruz atalarımızın görkemli eğlencilerini,
Uçarılıklarını, ölçülü ve çocukça;
Alaylı bir bakışla süzüp gerileri
Koşuyoruz, mutsuz ve silik tabuta.
Sevimsiz ve unutulmaya yazgılı bir kalabalık halinde
Geçeceğiz gürültüsüz ve izsiz, dünyadan.
Çağlara ne bir verimli düşünce, ne de
Deha ürünü bir yapıt bırakmadan.
Çocuklarımız horgörüyle anacaklar bizi,
Aşağsayarak anacaklar, bir yargıç ve yurttaş sertliğiyle.
Aldatılmış bir çocuğun acı alayı gibi
Savruk ve batkın babası üstüne!
(1838)
Mihail Yuryeviç LermontovKayıt Tarihi : 10.1.2003 19:39:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mihail Yuryeviç Lermontov](https://www.antoloji.com/i/siir/2003/01/10/dusunce-15.jpg)
1duma-fikir, düşünce
2duma-Ukrayna halk şarkısı,
3 duma- Çar Rusiyasında kanunverici gorev taşıyan
meclisin adı.Devlet duması, şehir duması
boyar duması
Печально я гляжу на наше поколенье!
Его грядущее - иль пусто, иль темно,
Меж тем, под бременем познанья и сомненья,
В бездействии состарится оно.
Богаты мы, едва из колыбели,
Ошибками отцов и поздним их умом,
И жизнь уж нас томит, как ровный путь без цели,
Как пир на празднике чужом.
К добру и злу постыдно равнодушны,
В начале поприща мы вянем без борьбы;
Перед опасностью позорно малодушны
И перед властию - презренные рабы.
Так тощий плод, до времени созрелый,
Ни вкуса нашего не радуя, ни глаз,
Висит между цветов, пришлец осиротелый,
И час их красоты - его паденья час!
Мы иссушили ум наукою бесплодной,
Тая завистливо от ближних и друзей
Надежды лучшие и голос благородный
Неверием осмеянных страстей.
Едва касались мы до чаши наслажденья,
Но юных сил мы тем не сберегли;
Из каждой радости, бояся пресыщенья,
Мы лучший сок навеки извлекли.
Мечты поэзии, создания искусства
Восторгом сладостным наш ум не шевелят;
Мы жадно бережем в груди остаток чувства -
Зарытый скупостью и бесполезный клад.
И ненавидим мы, и любим мы случайно,
Ничем не жертвуя ни злобе, ни любви,
И царствует в душе какой-то холод тайный,
Когда огонь кипит в крови.
И предков скучны нам роскошные забавы,
Их добросовестный, ребяческий разврат;
И к гробу мы спешим без счастья и без славы,
Глядя насмешливо назад.
Толпой угрюмою и скоро позабытой
Над миром мы пройдем без шума и следа,
Не бросивши векам ни мысли плодовитой,
Ни гением начатого труда.
И прах наш, с строгостью судьи и гражданина,
Потомок оскорбит презрительным стихом,
Насмешкой горькою обманутого сына
Над промотавшимся отцом.
Dumat- düşünmek. Tercümeni orijinali ile tutuşturdum doğru tercüme olunmuş.
Emekli bir subayın oğlu olarak dünyaya gelen Lermontov, bir süre Moskova Üniversitesi'ne devam etti. Üniversite yılları Lermontov'a, toplumsal sorunların büyük bir heyecanla tartışıldığı çok canlı bir entelektüel ortamdan yararlanma fırsatı sağlamıştır.
1832 yılında üniversiteden ayrılmış, Harp Okuluna kaydolmuştur. 1834 yılında asteğmen rütbesiyle mezun olup St. Petersburg'da hafif süvari olarak askerlik kariyerine başlamıştır. 1837 yılında Puşkin'in bir düelloda öldürülmesi üzerine derinden etkilenerek 'Şairin Ölümü' adını verdiği bir şiir kaleme almıştır. Ne yazık ki dönem, öncelikle monarşinin sınırsız yetkilerinin bir anayasayla sınırlandırılmasını savunan akımların ve genelde tüm ilerici, özgürlükçü düşünce ve etkinliklerin yoğun baskı altında tutulduğu bir dönemdir. Lermontov da bu şiirinde Puşkin'in bir düello sonucu ölümünü cinayet olarak nitelemekte ve Çarlık yönetimin suçlamaktadır. Bunun üzerine tutuklanarak Kafkasya'daki bir birliğe sürülmüştür.
1838 yılında sürgün cezası kaldırılan Lermontov St. Petersburg'a döndü ve kısa sürede dönemin parlak edebiyatçıları arasına girdi. Şiirleri edebiyat çevrelerinde çok beğenilen Lermontov'a, Puşkin'in ardılı gözüyle bakılmaya başlanmıştır. 'Çağımızın Bir Kahramanı' adlı romanıyla da büyük bir beğeni toplamıştır.
1840 yılın başlarında St. Petersburg'daki Fransız büyükelçisinin oğluyla giriştiği bir düello, bu özgürlük yanlısı genç şairin Petersburg'dan uzaklaştırılması için bir bahane oluşturdu. Çarlık yönetimi onu tekrar Kafkasya'ya sürgüne gönderdi.
1841 yılının şubat ayında izinli olarak St. Petersburg'a dönen Lermontov, umut doludur. Bir dergi çıkartmak konusunda girişimlerde bulunur. Ne var ki izin süresinin bitiminde görev yerine dönmesi için kesin emir alacaktır. Yolculuk sırasında hastalanır ve Piyatigorsk kentinde bir süre dinlenmek zorunda kalır. Bu kentte 27 Ekim 1841 günü, kralcı bir Fransız subayla düello yapar ve bu düellonun sonunda yaşamını yitirir. Özgürlükçü aydın kesimde, tıpkı Puşkin gibi bir düello sonucu genç yaşta ölmesi, derin bir üzüntüye neden olmuştur.
Yirmi yedi yıllık kısa yaşamına karşın Lermontov, şiirleri, tiyatro oyunları ve romanıyla Rus edebiyatının gelişimi üzerinde derin etkiler yaratmıştır. Kendisinden sonraki pek çok Rus edebiyatçı üzerinde Lermontov'un etkilerini görmek mümkündür. Fransız özgürlükçü düşüncesinden belirgin biçimde etkilenen aydın bir edebiyatçıdır.
(VİKİPEDİA)
Fukaranın kendi kafası karşıkmış, canına kıymış süper bunalım edebiyatı, emeğe saygı,
geçenler kervanında yer bulabilmek de şanstır be şair!..içerletme beni şimdi!..bak, yaşamak kendiliğinden güzelleşiyor alınan nefesle...kediler miyavlıyor,kuşlar birbirini kovalıyor,balıklar avlanıyor dalyanlarda,şehirler doluyor seslerle,analar doğuruyor durmadan...yani güzel şeyler oluyor ne dersen de de;savaşlardan,işsizlikten,ölümlerden,namus belasından,uyuklayan meclisten,sömürüden,kadınların tepeleneşinden,çocukların kayboluşundan kime ne!..
güzel şeyler oluyor!..bunu bilir, bunu söylerim ben,yaşadığım sürece...
ve yaşayan herkes gibi şairler de geçer zamanın içinden;kimi ölerek,kimi öldürülerek...iz bırakmadan hem de!..
TÜM YORUMLAR (40)