Kimdi o kedi, zamanın
eşyayı örseleyen korkusunda
eğerek kuşları yemlerine,
bana ve suçlarıma dolanan?
Gök kaçınca üzerimizden ve
yıldız dengi çözüldüğünde
Seziyorum ki kaçacaksın..
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende
Biliyorum ki kopacaksın
Tutamam saçlarından
Ama kokunu bırak bende
Devamını Oku
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende
Biliyorum ki kopacaksın
Tutamam saçlarından
Ama kokunu bırak bende
Nilgün Marmara deyince akan sular durur...
şiirin Akdeniz kadını..
şiir seçim jürisini bugün peşinen kutlamak istiyorum.
nitelikli bir kalemi daha anmış oluyoruz sayelerinde.
sayfadaki şiiri, hayatın derinliklerinden bir insan yüzleştirmesi..
içinin yivlerinde biriktirdiği enerjiyi mermi gibi gönderiyor kelimelerle yüreğimize..
yüreğinin fırtınasında sadeleşiyoruz..
'düşü ne biliyorum'
wılhelm reich'ın 'dinle küçük adam'kitabı açılıyor bir an gözümde..
sevgili Nilgün Marmara düşü ne biliyorumları kaleme almış henüz yirmili yaşlarında..daracık beyinleri..kısaları..küçükleri...
muhteşem bir şiir dokusu,görgüsü,bilgisi..
'Yedi tül ardında yazgı uşağı,
görüldüğünde tek boyutlu düzlüktür o
ve bağlanmıştır körler
örümcek salyası kablolarla birbirine
sevişirken,''
sadece güzel demek yetmiyor,ellerim patlayana kadar alkışlamak geçiyor içimden..
yaşasaydı şimdi aynı yaşta olacaktık çiçek yürekliyle..
cezmi'den orhan'a küçük iskendere uzanan bir hayat hesaplaşmasıdır Nilgün Marmara şiiri..
adam olmak sanatını ince ince işleyebilmiş bu korkusuz kadının mısraları önünde saygı ile eğiliyorum.
saygıyla susuyorum şiirin önünde...
Arkadaşlar ıstırhamımdır: Çok uzun yorumların okunması beni yoruyor. Öyle zannediyorum ki, başka arkadaşlarımı da yoruyordur. Aynı zamanda bu yorumları okumak için, oldukça zamanımızı harcamaktayız. Rica etsem: Yorumlarımızı kısa ve öz olarak yazsak, yanlış mı olur? diye düşündüm affınıza sığınarak.
bir köy düğününe davetliyim...gitmeden fikrimi belirteyim...şairden bağımsız sayfa sadece şair rahmetli olursa mümkün olur..şairi ölmeden şiirini elinden almak haksızlık olur..dedim ya...şairler ve yorumcular...bu kültürü almak zorundalar...yani kabul görmek istiyorsa kabul edebilmelidir...çünkü her duruş bir yenilik ve yaratıcılık eseridir derim ısrarla...sevgilerimle
başka...
tartışma aynı şiir üzerinde yoğunlaşmalıdır...dikkat dağılmamalıdır...çünkü her şiir ayrı bir enerji taşır...yani sözün özü...ancak tek şiire yetecek gücümüz var...sevgilerimle
peki neden tek şiir...
o şair ve şiir bunu hak eder de onun için...
güne sadece tek şiirin gelmesini faydalı görmekteyim...az önce aşağıda anlatmaya çalıştım...tek şiir ve dirayetli bir tartışma zemini...tartışmalar olmaz ise tatsız olur...herkes aynı düşünürse şiirin ne anlamı kalır...şiir farklı yorumlara açık olmalıdır...yorumcularda farklı darbeler yemeye...yoksa yerimizde sayarız...
çünkü şiir sadece gerçek bir hayatın ürünü olursa mı şiir olur...bugün artık iyice sorgulanması gereken bir düşüncedir...kurgu neden şiirin ön penceresine yakın duramasın...veya hisstmek...birebir duymak...dile getirmek...şiirin mutfağına yasaklı olsun...günümüz dünyası nasıl ki sanal yaşam evreleri hazırlıyor ise...şairlik kavramının yeniden biçimlenmesi gerekiyor...diye bir tartışma başlatmak neden yanlış olsun...
Sevgili Nilgün...yaşadığı dönemin bunalımlarından sağ salim çıkabilseydi...çok güzel eserlere eminim imza atabilecekti...fazlaca içine ve bencilliğine sahiplenmiş bir şairdir o...yaşadığı hayat belki de istediği şiirleri ona yazdırmak için yeterli değildi...sol görüşlü olması sebebiyle...intiharının arkasında başka şeyler aransa bile...şiirleri onu zaten samimi olarak izah ediyor...şairlerin sağlıklı bir bünyeye sahip olamayacaklarını kendi aramızda çok konuştuk...ve her şiir bunu biraz daha doğruluyor...o sebeple...birbirimize sahip çıkmanın değeri gittikçe daha da netleşiyor...burasını olduğu gibi kabul etmekte fayda görmekteyim...
...çünkü kabul görmek herkesin hakkıdır...sevgilerimle...LaraAçanba
saygıyla
namık cem
Bu şiir ile ilgili 49 tane yorum bulunmakta