Düştüğüm gönlünün bir ağacıydı.
Yolun sonu vardı, sana çıkıyordu.
Beni yakan ateş değil, sevdaydı...
Bir kız bakıyordu, gözleri yaşlıydı.
Uzakları seyrediyordu öylece penceresinden...
Ben. Gidiyordum başka bahara diyerekten.
Sırtımda hasreti götürüyordum.
Ve acıydı hayat, biliyordum.
***
Nasıl yoğurduysa beni ellerinde hayat,
Bana verdiği bu yediğim ekmeği bile bayat.
Yedi sekiz yavrusu vardı o köpeğin.
Biraz karnı doysa onları emdirirdi.
Ve hayat dedim ya,
Yediğin iki lokmayı bile burnundan getirirdi.
İtiraz etmişsen, başını eğmemişsen.
...
İşte o kızlarım ninnilerle, öykülerle büyüdü.
Hiç okumadın ve sen sana yazdığım şiirleri.
Onların kederlenmeden kederlenen başında anneleri vardı.
Ya benim kimim vardı?
Benim de kızlarım onlar, onlar senin kadar benim...
ama koparmıştı hayat!
Kahpeydi, şerefsizdi, adiydi bu yüzden.
***
Ben anlamadım nereden düştüğümü bile,
Bu düştüğüm gönlünün bir ağacıydı.
Yattığım gönlünün bir yamacıydı.
Severdin hani eskiden?
Şimdi bakmak niye nefretle?
Ben sana ne yaptım be kadın.
Ağlıyorsun bak geleceğe baktığın pencerende.
Sende yanlızsın en az benim kadar,
Yanlızsın üç kızın varken dizlerinin dibinde.
Ve şayet yürek denilen o yerden...
Söküp atabilmişsen beni.
Yaşamayı haketmiyorum artık,
Gel Azrail öldür beni.
Zaten çoktan ölmüşümdür... Bir kere daha öldür.
Bu yaşamak değil, bu çekilmez zillet böyle...
***
Aslında herkesin birkaç öyküsü, şiiri vardır.
Benimkiler acıklı.
Ve sen yazdırdın en acıklılarını.
Seni affetmek istiyorum.
Her acıyı unutmak istiyorum.
Gel saçımda dolaşsın ellerin.
Gel baksın gözlerime kara gözlerin.
Gel seni duyayım, seninle dolayım.
Ölmeyi çok istiyordum ya,
Sen gel ben yanında öleyim.
Bu son arzumdur, bu kadarı bana çok görülmemeli.
Duy yakarışımı ey yaratanım.
***
Düştüm gönlünün ağacından!
08.09.2016
Kayıt Tarihi : 7.2.2017 15:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!