Bana kahverengi gözlerinin,.
Kahvesi kaldı yudumlayacak
Buram buram parıltının tüttüğü
Gözlerimin buğusunu büyüttüğü
Mızrabın yüreğimi titrettiği
Bana kahverengi gözlerinin
Kahvesini yudumlamak kaldı.
Işıl ışıl bakışlarının burcundan
Dalgalanan hıçkırığın
Benim gönlümde yankılanan
Yıldızı kaldı
Işıl ışıl.
Çağıl çağıl mehtabın aydınlattığı,
Gözyaşlarımda
Yakamozların mahmurluğunda
Saçının telinin ıslandığı
Çisi çisi damlaları kaldı.
Yar,
Yılların bizi kelepçelediği
Esaretin rüzgârında savurduğu,
İki palamut tohumu gibi mi olmalıydık,
Gür ve yalnız.
Öksüz çakıl taşlarının arasında
savrulduk kopmamacasına
Pırıl pırıl gönül pınarından
İçtik
Doymamacasına
Ama
Düşlerimizde düşlerimizde!
Delta S X
11.02.2006
,
Halit MehdigilKayıt Tarihi : 11.9.2006 22:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir kır kahvesinde oturup bir gece vakti,gözlerimi uzaklardan alamadığım,gökte yıldızlar,karşıda ışıl ışıl fabrikalar, arada körfez ve yakamozlar, ufukta çizgi kıyılar ve melteminesintisinde yüzüme vuran serinlikte, yudumladığım çaydaki damlalardan akan bir şiir.
Gür ve yalnız.
...........
Bu benzetmeyi çok beğendim.Kaleminize ve gönlünüze sağlık...
Saygıyla...Nurdan Ünsal
TÜM YORUMLAR (2)