güneş, geceyi yırtarcasına
şafakta ağır ağır ilerliyorken,
kızıl-sarı umut çiçekleri açtı
yeni başlayan günde...
içime derince çekerken
azotsuz, bol oksijenli havayı
yasemin kokuları işledi ciğerlerime
yerler, ıslanmış çiğ taneciklerinden
goncalar, damla damla süslenmiş
incilerle...
kulaklarımda, sessizliği bitiren
çığlık çığlık kuş sesleri
bu tabiatın sabaha uyanışı çok sesli
ninem çoktan çıkmış,
sağmış sarı kızın sütünü
daha soğumamış, sıcacık kovası
ocakta ıslık çalmaya başlamış çaydanlık
çilli, paçalı yumurtaya durmuş kovukta
kümesin efesi haykırıyor
artık uyanma zamanı
kadife basıyor feryadı
yaptı yine eşekliğini,
yeter artık, kargalar dahi
korkup kaçacak sesinden
annem geçmiş ocak başına
mis gibi gözlemeler yapıyor
az sonra başlayacak mücadele
önce, midelerin geçecek gurultusu
sonra yeniden başlayacak
ekmek kavgası...
zaman her zamanki gibi akıp gidecek
akrep yelkovanın peşinden koşup giderken
ufukta güneş kaybolacak
yıldızlara bırakacak yerini
gecenin sessizliği, zifiri karanlığı
bazen rüzgar, bazen yağmur
bazen nefesimizi buz tutturan ayazı
ve bir gün alıp gider
avuçlarımızdan, o çok sevdiğimiz hayatı....
Kayıt Tarihi : 21.9.2007 17:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

güzeldi...
selamlar ve saygılar...
gerçeği bilen de,bilmeyen de faldan umut bekliyor.*Düşlediğim
Hayat*şiirinizle mutlu geçen bir gününüzü masalsı bir tarzla
şiirleştirmişsiniz.Tebrikler ve 10 puan.Tekrar görüşebilmek ve
başarı dileklerimle.
Münir ÜSKÜDAR
TÜM YORUMLAR (4)